CHP sosyal demokrat bir parti. Ve bunun doğal bir sonucu olarak
insan haklarına son derece duyarlı.
CHP'li milletvekilleri cezaevlerindeki terör örgütü üyeleri de
dahil nerede bir insan hakkı ihlali olduğunu düşünüyorlarsa oraya
hiç çekinmeden gidiyor.
Mesela HDP'nin eski eş başkanı Selahattin Demirtaş'ı cezaevinde
ziyaret eden CHP'lilerin sayısı HDP'lilerden fazla. Sezgin
Tanrıkulu, Mehmet Bekaroğlu, Erdal Aksünger ve Eren Erdem birden
çok.. İlhan Cihaner, Öztürk Yılmaz, Fikri Sağlar, Niyazi Nefi Kara,
Veli Ağbaba, Mehmet Tüm, Orhan Sarıbal, Necati Yılmaz, Şenal
Sarıhan, Nurettin Demir, Utku Çakırözer, Tuncay Özkan ve Ali Şeker
de birer kez Demirtaş'ı ziyaret etti.
Adalet Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de terör olaylarının zirve
yaptığı 2016 yılında 24 CHP'li milletvekili, terör örgütü üyesi 81
teröristi cezaevlerinde ziyaret etti. Bu teröristlerden 19'u
KCK'lı, 7'si DHKPC'li, 43'ü PKK'lı,12'si THKPC'li...
O dönemde bu ziyaretler çok tartışılmış, CHP'li vekiller
kendilerini "Biz TBMM İnsan Hakları Komisyonu olarak gittik o
cezaevlerine" sözleriyle savunmuştu. Ancak dönemin Adalet Bakanı
Bekir Bozdağ, CHP'lilerin bakanlığa bireysel başvuruda bulunarak bu
ziyaretleri gerçekleştirdiğini belgeleriyle ortaya koymuştu. elelim
bugüne. CHP'nin İnsan Hakları Komisyonu üyeleri yine aktif bir
şekilde çalışıyor. Mehmet Bekaroğlu, HDP'li Demirtaş'ın serbest
bırakılması için çağrı yapıyor! Sezgin Tanrıkulu fırsat buldukça
soluğu Demirtaş'ın yanında alıyor CHP'li vekillerin Demirtaş'a ve
cezaevlerindeki teröristlere yaptıkları ziyaretlere hiç itirazım
yok. Onlar sonuçta bu ülkenin vekilleri. Adları terörist de olsa
ziyaret ettikleri kişiler de bu ülkenin vatandaşları. Tabi ki
gidecek, sorunlarını dinleyecekler.
Ancak insan haklarına bu kadar duyarlı olan CHP'li vekillerin,
neredeyse 1 aydır HDP İl Binası önünde evlatlarını arayan
Diyarbakır annelerini yok saymaları tuhaf bir çelişki değil mi?
Nerede CHP'nin İnsan Hakları Komisyonu üyeleri? Nerede
Bekaroğlu?
Nerede Diyarbakırlı Sezgin Tanrıkulu?
Terör mağduru Diyarbakırlı analar ve kayıp evlatları söz konusu
olunca insan haklarını neden unutuyorlar? HDP'yi kırmamak,
küstürmemek için mi?
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun yarım ağızla yaptığı "Anaların acısını
paylaşıyoruz" açıklaması kimseyi, en başta da HDP önünde bekleyen
aileleri tatmin etmedi...
Kemal Bey bu konuda gerçekten samimiyse bugünden tezi yok
Diyarbakır'a bir heyet yollamalı.
Mümkünse heyette Bekaroğlu ve Tanrıkulu da olmalı. Bakalım analar
onlara ne diyecek?
CHP DAHA NE YAPSIN!
HDP'nin terörden tutuklu eski eş başkanı Selahattin Demirtaş
cezaevinden CHP'yi eleştirmiş.
"CHP tarihi bir hata yaptı.
Dokunulmazlıkların kaldırıldığı oylama öncesinde bir CHP'li vekil
Genelkurmay'a gitti. Ve CHP dokunulmazlıkların kaldırılmasını
'evet' dedi." Lütfen biri Demirtaş'ın açıklamalarının tam metnini
Kemal Bey'e okutsun.
Cezaevinden çıkarmak için her yolu denedikleri adam CHP liderini
askerden talimat almakla suçluyor.
Sırrı Süreyya Önder de aynı fikirde:
"İktidar ve devlet aklı CHP'yi domine etti.
Bitmedi... HDP eski Eş Başkanı Figen Yüksekdağ: "CHP'nin ulusalcı
kesiminin asker bağlantılı kanalları Kılıçdaroğlu üzerinden sürece
müdahale etti!" HDP'lilerdeki CHP nefretini görüyorsunuz değil mi?
Kendilerini HDP konusunda uyaran herkesi 'CHP düşmanı' ilan edenler
bu tabloyu iyi analiz etsin...
3-5 belediye için peşine takıldıkları HDP'ye ağızlarıyla kuş
tutsalar yaranamayacaklar. Ne acıdır ki, bunun farkında bile
değiller...