Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan hemen hemen her gün partililerine sesleniyor ve adeta “demediğini” bırakmıyor.
Bir lafa, “Ey AKP’liler” diye başlamadığı kaldı ama bize göre o da yakındır. Çok geçmeden, “Ey AKP’liler” diye söze girer ve kurduğu cümleleri, “Böyle olur mu ya!” diye tamamlarsa hiç kimse için sürpriz olmamalıdır.
Zannımızca Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan “çok ciddi bir yanılgı” içinde.
Milli Görüş’e has “dava şuuru-davaya bağlılık” gibi güzel haslet ve özellikleri “muhafazakâr demokrat” görüşte arıyor.
Bulamayınca da partilileri “yorgun metale” benzetip bu hale gelmiş yol arkadaşlarından “kenara çekilmelerini” istiyor.
Onları “bencillik batağında debelenen” kişiler olarak nitelendirip kendilerine “çeki düzen” vermelerini bekliyor.
Milli Görüş’e has “dava şuuru ve davaya bağlılık” gibi güzel hasletleri başka dünya görüşlerinde aramanın sadece Akdeniz ikliminde yetiştirilebilecek bitki ve çiçeklerin iç Anadolu ikliminde yetişmesini beklemekten bir farkı yok ki!
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın bu konudaki hassasiyeti anlıyoruz.
Zira kendisi Milli Görüş ekolünde yetişmiş bir siyasetçi olarak karşımızdadır. Hem Milli Görüş ekolünde yetişmiş hem de bu ekolün çatısı altında pek çok kişiyi yetiştirmiştir.