Kabinede beklenen “yenilenme” nihayet gerçekleştirildi!
“Kimi bakanlar” gitti.
Yerlerine “yeni isimler” geldi.
Kimilerinin ise “görev yerleri” değiştirildi. Kimi başbakan
yardımcılığından “daha aktif bir bakanlığa” getirilirken kimi de
“aktif bakanlıktan” başbakan yardımcılığına kaydırıldı.
Kabinedeki bu yenilenmeyi nasıl okumak lazım?
Bize göre bu yenilenme “yorgun metaller” arasındaki “nöbet”
değişiminden başka bir anlam taşımıyor.
Yani “yorgun metallerin” biri gitti, diğeri geldi. Ama “yorgunluk”
bitmedi.
Ya da bir “yorgun metal” bir görevden diğerine “kaydırılarak” sonuç
alınmaya gidildi! Dinlendirilmeye çekilen “yorgun metalleri”
anlıyoruz.
Artık “verimsizler” diye bir kenara çekilmiş olmalılar.
Ama bir görevden diğer göreve kaydırılan “yorgun metalleri”
anlamakta güçlük çekiyoruz.
Başbakan yardımcılığından “aktif bir bakanlık” görevine getirilen
“yorgun metali” de anlayışla karşılamak mümkün!
Ancak “aktif bakanlık” görevinde iken “başbakan yardımcısı”
yapılanların hali “tenzilen terfi” gibi bir şey değil mi?
Böyle bir yenilenme iktidar açısından ne kadar “moral kaynağı” olur
bilemiyoruz. Beş bakanın kabine dışı kalması ile “yorgun
metallerden” kurtulmuş olacaklarsa ne âlâ!