Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, ABD’nin, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ı da sanıklar listesine dâhil etmesi ve de tutuklama kararı vermesi üzerine yaptığı açıklamada, “Amerika’dan çok pis kokular geliyor” diyor.
Bu tespit bizim açımızdan da doğru bir tespittir.
ABD’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan hoşlanmadığı ve Ortadoğu’nun yeniden yapılandırılması planlarında O’nu “saf dışı bırakmak” için bir takım oyunlar içinde olduğu aşikâr!
FETÖ tezgâhı bu planın bir parçası olduğu gibi PKK’nın yurt dışı uzantıları PYD ve YPG’nin korunup kollanmasının da bu planın bir başka parçasını oluşturduğunu biliyoruz.
ABD, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı ”bir çember içine almak” için sürekli “yeni adımlar” atıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın içine sıkıştırılmaya çalışıldığı çemberi şöyle bir hatırlayalım mı?Hatırlarsanız “İran’a yönelik ambargo delindi” bahanesi ile Zarraf davası kapsamında önce Halk Bank’ın Genel Müdür Yardımcısı gözaltına alındı.
Türkiye’nin itirazları kaale bile alınmadı.
Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gezisi sırasında PKK terör örgütü sempatizanlarının protesto gösterileri sırasında “koruma görevi” yapmaktan başka suçları olmayan korumaları hakkında dava açılması kabul edildi.
Buradaki inceliğe(!) dikkat ediyor musunuz?
Terör örgütü sempatizanlarının taşkınlıklarına karşı kıllarını kıpırdatmayanlar “koruma görevini” yerine getirenler hakkında hemen dava açılması kararı aldılar. Yani çember biraz daha daraltıldı.
Son olarak eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da Zarraf davası sanıkları arasına katıldı ve hakkında tutuklama kararı verildi. Bu gidişat gösteriyor ki bir süre sonra Başbakan Binali Yıldırım bir bahane ile “sanık listesine oturtulacak” ve ardından sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sanık” ilan edilmesine gelecek.
İşi adım adım bu noktaya doğru götürdüklerini görmemek için siyaseten kör olmak gerek.