Ak Parti Diyarbakır ve Mardin kongreleri büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi. Tarih, maneviyat ve medeniyet şehri olan Diyarbakır ve Mardin’de kardeşlik buluşması yaşandı, millet; milletin adamını bir kez daha bağrına bastı. Milletin adamı da iki şehirden verdiği mesajla; fitne ve fesata geçit verilmeyeceğinin altını çizdi; çağın iki hastalığına yakalanmış çevreleri konuşmasında deşifre etti. “Biz yaratılanı Yaratan’dan ötürü sevmedik mi? Bitti. Öyleyse yok Türk’müş, Kürt’müş, yok Laz’mış, yok Arap’mış, böyle ayrım yok bizde, yaratılanı Yaratan’dan ötürü seveceğiz” diyerek, Türkiye’nin tüm renklerinin adresini Ak Parti olarak gösterdi.
Öyle değil mi?
Aynen öyle.
Ak Parti, 1400 yıllık kadim bir davayı omuzuna yüklenmiş, direnişi var eden ve yaşatan kardeşlik ruhunun adresidir. Bölgemizdeki ve dünyadaki tüm mazlumlara elini uzatan ve dertlerine derman olmaya çalışan siyasetin adıdır Ak Parti. Ak Parti kendisinden el isteyenlere dilini, dinini, ırkını sormadan, yardım eden, yüreğini açan kadroların çatısıdır. Bütün dünyanın gözlerini kapattığı, sustuğu dönemde zalimin karşısında, mazlumun yanında insanlığın vicdanı olmaya devam eden anlayışın temsilcisidir Ak Parti. İşte onun için ülkemizle birlikte Ak Parti de hedef alınıyor. Onun için fitne ve fesata geçit vermeyeceğiz. Birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi her zamankinden çok daha güçlü tutacağız.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, yine konuşmasında demokratikleşmenin hiç bitmeyen bir yolculuk olduğunun altını çizerek, bireysel özgürlüklere vurgu yaptı.
Evet, AK Parti reformlar partisidir. Reformların önünde duran bürokratik oligarşiyi yıkan, yasakları yasaklayan, özgürlüklerin önünü açan, geleneği yaşatan, yeniliği kuşanan bir siyasi harekettir.