Washington’da geçen hafta, Türk kamuoyuna pek yansımayan, ancak
Türkiye ile doğrudan ilgili kritik gelişmeler oldu.
İlk gelişme ekonomi alanında…
İki ülke savunma-havacılık şirketlerinin ağırlıklı katılımıyla her
yıl Washington’da, bahar aylarında bir Türkiye konferansı
düzenlenir.
Ancak evsahipliğini American Turkish Council (ATC) ve Türk Amerikan
İş Konseyi’nin (TAİK) ortaklaşa yaptıkları konferans, bu yıl
ertelendi. Ertelenme gerekçesi ise “katılım
düşüklüğü” olarak açıklandı.
Daha öncekilerine hem Türk, hem de Amerikan tarafından en az birkaç
bakanın, TSK’nın ve Amerikan ordusunun tepe isimlerinin katıldığı
konferansa bu yıl “rağbet” olmaması, iki ülke
arasındaki sadece ekonomik değil, siyasi ilişkilerin de
“alarm verdiğini” ortaya koydu.
İkinci gelişme ise daha vahim…
ABD Kongresi’nde, devlet bütçesinde bile anlaşamayan Demokrat ve
Cumhuriyetçiler, Türk yetkililerle “yaptırım”
konusunda görüş birliğine varmış durumda. O kadar ki, Türk üst
düzey yetkililerine “ABD’ye giriş izni
verilmemesi” konusunda, Cumhuriyetçi ve Demokrat iki
senatörün ortak imzacı olduğu bir kanun önerisi hazırlandı.
Öneri, ABD Federal harcama bütçesi kanununa eklendi.
Ancak araya Amerikan Dışişleri girdi, Cumhuriyetçi Oklahoma
Senatörü Paul Lankford ile Demokrat New Hampshire Senatörü Jeanne
Shaheen’in ortak imzayla sundukları, Türkiye’ye yaptırım
uygulanmasına ilişkin madde son anda kanun tasarısından
çıkarıldı.
Senatörler, daha sonra yaptıkları açıklamalarda,
“Türkiye’de tutuklu bulunan Amerikan vatandaşlarının
salıverilmesi için diplomasiye biraz daha zaman tanımak
istedikleri” mesajlarını verdiler.
Türkiye’de tutuklu Amerikan vatandaşları arasında öne çıkan isim,
Papaz Andrew Brunson. Yaklaşık 1.5 yıldır hapiste olan Brunson
hakkında FETÖ ve PKK terör örgütlerine destek vermekten müebbet
hapis cezası istenmişti.