Bu da enerji konusunda bir “zor yazı”.
Zor çünkü AKP iktidarının son birkaç yılında izlenen enerji
politikaları, Türkiye’nin dış politikasındaki “kırmızı çizgileri”
teker teker sildi.
“Türkiye’nin kalkınması”; “enerji açlığı”; “Büyük Türkiye”
sloganları arasında Kıbrıs, Filistin, Ortadoğu gibi Türkiye’nin -ve
aslında AKP tabanının da- tüm hassasiyetleri yok edildi. Daha da
kötüsü, Türkiye’nin en stratejik konusu olan “enerji arzı
çeşitliliğine” zarar verildi. Enerji konusunda Rusya’ya yönelik
bağlılık, Ruslar Irak enerji piyasasına da sokularak daha da
artırıldı.
İşte size birkaç örnek:
KIBRIS’TA RUMLARA DOĞALGAZ ARAMAK İÇİN GÖZ YUMULDU- 2015 yılının Ocak ayında dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu Kıbrıslı Rum lider Anastasiades ile Davos’ta gizli bir görüşme yaptı. Görüşme içeriğini de bundan iki yıl sonra Rum Kesimi’nin Cyprus Mail Gazetesi yayınladı. Cyprus Mail’in haberine göre, ABD’nin o dönemdeki Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın devreye girmesiyle gerçekleşen görüşmede Davutoğlu, Türkiye’nin 2014’te yaptığı “Türk kıta sahanlığı içinde petrol arama çalışması, savaş nedenidir” açıklamasından vazgeçti. Böylece Rumların, KKTC’nin, Kıbrıslı Türklerin hatta Türkiye’nin Akdeniz’deki haklarını hiçe sayarak, petrol/doğalgaz aramalarının önü açıldı. Yani siz bakmayın şimdi Kıbrıs açıklarına göstermelik savaş gemisi filan gönderilmesine… İş işten geçti.
TÜRKİYE’NİN KORUMAK İÇİN MEHMETÇİK GÖNDERDİĞİ KATAR, RUMLARLA DOĞALGAZ ARAMA ANLAŞMASI YAPTI- AKP iktidarı, Ortadoğu’da Katar’a arka çıkabilmek için geleneksel Ortadoğu politikasını hiçe saydı. Araplar arası çatışmada doğrudan taraf oldu. O kadar ki, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “kardeşim” dediği Katar Emiri’ni korumak uğruna bu ülkeye Mehmetçik konuşlandırılmaya başlandı. Peki tüm bunlara karşılık Katar ne yaptı? Kıbrıslı Rumlarla Nisan 2017’de “doğalgaz arama anlaşması” imzaladı. Bu anlaşma kamuoyuna açıklandığında ne Erdoğan’dan, ne de AKP hükümet üyelerinden cılız da olsa Katar’a yönelik herhangi bir eleştiri gelmedi. Katar anlaşma uyarınca Akdeniz açıklarında önümüzdeki yıldan itibaren doğalgaz/petrol aramaya başlayacak. Soru şu; AKP’nin Kıbrıs açıklarına gönderdiği savaş gemileri, Katar’ın petrol arama gemilerine de müdahale edecek mi? TSK’ya bağlı askerler Katar’ı korumak için bu ülkede konuşluyken, TSK’ya bağlı savaş gemileri Katar gemilerine gözdağı mı verecek?