Ülkeler, bankalar, rüşvetler, milyon dolarlar…
Reza Zarrab’ın “sanık” olarak başlayıp, “itirafçı” olarak
sürdürdüğü ABD’deki mahkeme macerasında ilk üç günde neler dediğini
yazdık, çizdik.
Zarrab konuştukça, yazmaya da devam edeceğiz.
Çünkü Zarrab davasına ilgi çok büyük. Onlarca Türk gazetecinin yanı
sıra bir o kadar, belki daha kalabalık Amerikalı gazeteci de davayı
izliyor.
Ve elbette “izleyiciler”. Amerikan mahkemeleri, Türkiye’de olduğu
gibi halkın izlemesine açık.
Onlarca kişi, film izlemeye gelir gibi, “Zarrab izlemeye” geliyor
New York’taki mahkemeye.
İzleyicilerin ezici çoğunluğu Türk. Ama arada tek tük, gazetelerde
okuyup merak edip gelmiş Amerikalı izleyici de var.
Türk izleyiciler -ki çoğunluğu kadın- mahkeme kapısında buluşup,
topluca yukarıya “Zarrab izlemeye” çıkıyorlar.
HAKİM ÜÇ SALON AÇTIRDI, YETMEDİ
Standart mahkeme salonunda izleyicilere ayrılan bölüm,
sıkışılırsa 60-70 kişi alıyor. Ki davanın başından beri, izleyici
bölümü “mesai başlangıç saatinde belediye otobüsü” kıvamında.
Normalde 4 kişinin oturacağı sıralara, güvenlik görevlilerinin
uyarılarıyla 5’er kişi oturtuluyor. Kimi zaman, kalem tutup yazmak
bile o sıkışıklıkta çok zor oluyor.
Davanın Hakimi Richard Berman, ilginin büyük olacağını daha jürili
duruşmalar başlamadan tahmin etmiş. İlk günden itibaren duruşmanın
yapıldığı 17. kattaki 17 B duruşma salonunun dışında, 12. katta
benzer bir salon daha bu duruşmaya tahsis edilmiş. 12 D duruşma
salonuna, dev bir ekran kurulmuş, yukarıdaki mahkeme salonunda
yaşananlar canlı olarak yayınlanıyor. Bir başka ekranda ise
mahkemeye sunulan kanıtlar gösteriliyor.
Ancak bu ikinci salon da Zarrab meraklılarına yetmemiş olacak ki,
14. katta üçüncü salon da açıldı.