Görevde kalp krizi geçirip hayatını kaybeden oğlunun şehit sayılmasını istiyor

Manisa’da 28 Mayıs 2018’i 29 Mayıs’a bağlayan gece saat 02.00 sıralarında görevi başında kalp krizi geçirmesinin ardından kaldırıldığı hastanede 17 gün yoğun bakımda tedavi gördükten sonra hayatını kaybeden polis memuru Turan Sütcü resmi olarak şehit sayılmadı. Şehit sayılmaması nedeniyle bir kez daha yıkılan ailesi haklarını yasal yollardan arıyor.
Manisa’nın Akhisar ilçesinde 28 Mayıs 2018 tarihinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın programında görev alan polis memuru Turan Sütcü, programın ardından gece görevine devam etti. 28 Mayıs’ı 29 Mayıs’a bağlayan gece saat 02.00 sıralarında görevi başında kalp krizi geçiren Sütcü, önce Manisa Devlet Hastanesine ardından da Merkezefendi Devlet Hastanesine sevk edildi. Burada 1 kez ameliyat olan Sütcü, 17 gün yoğun bakımda tedavi gördükten sonra hayatını kaybetti. Memleketi Manisa’nın Akhisar ilçesinde resmi törenle defnedilen polis memuru Sütcü, resmi olarak şehit sayılmadı.
Şehit sayılmaması nedeniyle bir kez daha yıkılan Sütcü ailesi, polis memuru Turan Sütcü’nün şehit sayılması için haklarını yasal yollardan aramaya başladı.

"Oğlumun şehit sayılmasını istiyorum"
Oğlu Turan Sütcü’nün kalp krizi geçirdiği geceyi anlatan anne Demire Sütcü, "Cumhurbaşkanı buraya futbol sahası açmaya geldi. O gün Ramazandı. Susuz, aç etkilendi herhalde. Bir de gece göreve yazmışlar. Biz ona yorum yapıyoruz. Oğlumun başka bir rahatsızlığı yoktu. Akşamdan bir şeyi yokmuş. Tam saat 02.00 sıralarında görevde rahatsızlanıyor. Hastaneye götürüyor oradaki arkadaşları. Sonra orada bir daha kalp krizi geçiriyor. Acil ameliyata alıyorlar" dedi.
Polis memuru Turan Sütcü’nün memleketi Manisa’nın Akhisar ilçesine cenazesi Türk bayrağına sarılı tabutla getirildiğini söyleyen anne Sütcü, "Akhisar’a Türk bayrağı sarılı tabutla geldi. Burada Millet Camii’nde ’şehit’ diye sala verildi. Ama şehitliğe gömmediler. Normal bir mezarlığa gömdüler. Madem şehitti neden şehitliğe gömmediler? Oğlumun şehit olmasını istiyorum. Çünkü o hak etti onu. Normal mezarlığa gömdüler. Hani şehitti. Salası ’şehit’ olarak verildi. Neden onu normal mezarlığa gömdüler? Şehitliğe neden gömmediler? Ankara’dan gelen evraklarda ’şehit değildir’ denildi. Ama burada şehit olarak tören yapıldı. Ben oğlumun şehit olmasını istiyorum" diye konuştu.

"İdarenin kusuru olduğu zaman da şehitlik statüsünde değerlendirilir"
Sütcü ailesinin Ankara’daki avukatı Mehmet Yaşar Şahin ise ailenin haklarını yasal yollarla aradıklarını belirterek, "Polis memuru Turan Sütcü görev esnasında meydana gelen efor nedeniyle kalp krizi geçirerek hayatını kaybediyor. İdare Mahkemesinin bir çok kararında görev esnasındaki eforların, ani heyecan gibi birçok değişkenin kalp krizini tetiklediğine dair idare mahkemesinin kararları var. Bizim elimizde de bir çok karar var. Turan beyin vazife malulü şehit sayılabilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumuna bir dava açtık. Bu davamız devam etmekte. Ayrıca da olay nedeniyle açılmış olan bir tazminat davamız var. İkisi de devam ediyor. İkisinde de ilerlemeler mevcut" dedi.
Görev esnasındaki heyecandan dolayı yaşanan sıkıntılar kalp krizini tetiklediğini belirten Avukat Şahin, "Görev esnasında heyecanın yaşatmış olduğu sıkıntılar kalp krizine kadar gidebiliyor. Bu konuda bir çok karar var. Turan beyin durumu da aynen bu şekilde olan bir durum. Ben davanın kazanılacağı yönünde çok umutluyum. Ailenin açık hakkı var. İçişleri Bakanlığına bağlı bir personel sonuçta. Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışan personellerin düzenli olarak sağlık kontrollerini takip etmekle yükümlü. Gerekli sağlık tedbirlerini yerine getirmekle yükümlü bir kurum. Böyle görev esnasında meydana geldiği için de idarenin kusuru bulunuyor. İdarenin kusuru olduğu zaman da şehitlik statüsünde değerlendirilir. Ailesine ilgili kanunlarca düzenlenen hakların verilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.