Eğitimden, eğitime yön verenler de şikâyetçi!
“Bugünkü eğitim siste- minden memnun musunuz?” diye bir anket yapılsa, “Memnunum” diyeni bulmak çok zor olabilir.Herkesin, öyle ya da böyle, kendisine göre bir gerekçesi mutlaka vardır. Ama memnun değiliz diyenlerin...
“Bugünkü eğitim siste- minden memnun musunuz?” diye bir anket yapılsa, “Memnunum” diyeni bulmak çok zor olabilir.
Herkesin, öyle ya da böyle, kendisine göre bir gerekçesi mutlaka vardır.
Ama memnun değiliz diyenlerin başında eğitime yön verenler gelirse, işte o şaşırtıcı olur!
Cumhuriyet tarihi boyunca eğitim sistemimizde ciddi reformlar yapıldı. Peki, bu reformlar işe yaradı mı?
Evet ya da hayır demeden, isterseniz gelin önce şu söylenenlere bir göz atalım.
İlki, mesleğine âşık bir öğretmenin 15. yılında geldiği son nokta, ikincisi ise çok daha önemli mevkide bulunan bir isme ait!
“Mesleğinizden memnun musunuz diye sormuşsunuz.
Cevap veriyorum: Hayır, hayır, hayır!
Hiç memnun değilim. Dünyanın en zor işini yapıyorum.
Sırtımda taş taşısam, bu kadar yoğrulmam.
40 dakikalık ders, sırası geliyor hiç bitmiyor.
30 öğrenciyi, küçücük bir odaya dolduruyoruz ve 40 dakika, sizi dinlemeleri için uğraşıyoruz.
Onların derdi, bir an önce, 10 dakikalık teneffüse çıkmak.
Teneffüste de, bahçede, koridorda, her yerde başlarında bekliyoruz.
Çocukları gözlerinin önünde düşünce hiç sorun olmayan veliler, okulda düşünce kıyameti koparıyor.