Meslek aşkı!
İşini sevmek çok önemli. Hem o işi yapan hem de hizmet alanlar için. Bu yüzden öğrencileri doğru yönlendirmek ve özellikle de kendileri için en doğru mesleği seçmelerine olanak sağlamak gerekir. Yoksa ne...
İşini sevmek çok önemli. Hem o işi yapan hem de hizmet alanlar için. Bu yüzden öğrencileri doğru yönlendirmek ve özellikle de kendileri için en doğru mesleği seçmelerine olanak sağlamak gerekir. Yoksa ne üretim ve hizmet kalitesi mümkün olur ne de mutluluk!Peki bunu yapabiliyor muyuz? Evet demek mümkün değil. Erken yönlendirme söz konusu değil. Doğan her çocuğu üniversite önüne yığmayı ve diploma sahibi yapmayı bir marifet sanıyoruz. Bu sayede hemen her alanda milyonlarca diplomalı gencimiz oldu? Peki, ne kadarı öğrenim gördüğü alanda iş bulabiliyor? Çok daha önemlisi, ne kadarı yaptığı işi canı gönülden seviyor?..Bugünkü dershane ve sınav odaklı eğitim sistemiyle daha farklı bir tablo ile karşılaşmak mümkün değil. Daha vahim olanı ise yanlışı bile bile, göre göre bunda ısrarcı olmamız!..Ustalık, zanaatkarlık diye bir şey kalmadı. Hizmet sektörü keyifle yapılan bir iş olmaktan çıktı, iş bulunamadığı için zoraki yapılan bir meslek haline geldi. Tarım ve hayvancılık can çekişiyor. Birkaç nesil sonra hayatın olmazsa olmazı olan bu alanda iş bilen, çalışan, bunu bir yaşam tarzı olarak görenlerin sayısı yok denecek kadar azalacak.Oysa Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerinde bile köylülük...