Vizyon belgesi?..
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından yarın açıklanacağı duyurulan vizyon belgesi 23 Ekim’e ertelendi.Bu da sürpriz olmadı. Toplantıya Cumhurbaşkanı Erdoğan da katılacak.Eğitimde 23 Ekim...
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından yarın açıklanacağı duyurulan vizyon belgesi 23 Ekim’e ertelendi.
Bu da sürpriz olmadı.
Toplantıya Cumhurbaşkanı Erdoğan da katılacak.
Eğitimde 23 Ekim çok önemli bir gün!
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un açıklayacağı vizyon belgesi, eğitimin yeni yol haritasını belirleyecek.
Beklenti çıtası, öylesine yükseldi ki vizyon belgesinin bu beklentilerin ne kadarını karşılayacağı tam bir muamma!
Peki, vizyon belgesinin bir bağlayıcılığı olacak mı?
Hiç sanmıyoruz.
Kim, nasıl, hangi koşullarda hazırladı, onu da bilmiyoruz.
Yasal bir danışma kurulu olan Milli Eğitim Şûrası kararları bile tavsiye niteliğinde olduğuna göre, hazırlanan bu belgenin ne kadar yaptırım gücü olacak, hep birlikte göreceğiz.
Bu arada yine aynı amaçla kurulan Cumhurbaşkanlığı Eğitim Öğretim Politikaları Kurulu’nun da gelecek için nasıl bir yol haritası öngördüğü henüz belli değil. Çünkü daha yeni atandılar ve ilk toplantılarını bile yapmadılar!..
Keşke kurul üyeleri daha önceden atansaydı ya da MEB’in vizyon belgesi onlarla ortak bir çalışma yapıldıktan sonra yayınlansaydı, çok daha şık olurdu.
İleride en ufak bir görüş ayrılığı olduğunda, son sözü kim söyleyecek?
Örneğin MEB mi yoksa politikalar belirlemek üzere kurulan kurul mu?
Eğitim camiası o kadar yoruldu ki ahenk içinde çalışmaları en büyük dileğimizdir. Umarız bu arada ortak bir toplantı yaparlar.
Ve yine umuyoruz ki açıklanan vizyon belgesi, sorunları tespit ya da akıl verme belgesi değil, bir çözüm belgesi niteliğinde olur! Çağı olduğu kadar, öğretmenleri, öğrencileri, velileri ve kamuoyunu da yakalar ve onların da takdirini kazanır. Yoksa hayata geçirilmesi mümkün değil.
Örneğin, parçalanmış sözleşmeli öğretmen aileleri konusunda ne getirecek, sınavlara dayalı eğitim sisteminden ve umut tacirliğinden vazgeçilecek mi, temel liseler ne olacak, yardımcı ders kitapları saltanatı devam edecek mi, liyakate öncelik verilecek mi, yeni öğretmen ataması olacak mı?..
Herkesi mutlu etmese de, dileriz, çoğunluğun derdine derman olur. Çocuklarımızı ve ülkemizi geleceğe en iyi şekilde hazırlar.
‘Eğitim milli olmalı’
Vizyon belgesi, eğitim sendikalarının da gündeminde. Peş peşe yaptıkları açıklamalarla, belgede görmek istedikleri ayrıntıları kamuoyuyla paylaştılar.
İşte, eğitim sistemi milli olmalı ve bütüncül bir sistem olarak ele alınmalıdır diyen Türk Eğitim-Sen’in, Bakan Selçuk’a da sunduğu çarpıcı raporun konu başlıkları:
- Eğitim konseyi kurulmalıdır.
- Yönetici atamalarında adalet ve liyakat olmalı, ideolojik yandaşlık yerine işinin ehli olan kişilere imkân verilmelidir.
- Ders kitapları profesyoneller tarafından yazılmalı ve öğrenme sürecinde öğrenciye rehberlik edecek pedagojik detayları içermelidir.
- Değerler eğitimi adı altında birtakım siyasal, sosyal ve ideolojik oluşumların okullarımıza sirayet etmesine kesinlikle engel olunmalıdır.
- Aynı binada birden çok tabela ve okulu barındıran binalardan vazgeçilmelidir.
- Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik kaldırılmalıdır, tüm öğretmenler kadrolu olarak atanmalıdır.
- Zorunlu Hizmet Tazminatı ödenmelidir.
- Öğretmen liseleri yeniden açılmalıdır.
- Eğitim fakültelerinin öğretim üyesi sayısı artırılmalıdır.
- Okul öncesi zorunlu eğitim kapsama alınmalıdır.
- Bölgelerin eğitim haritaları çıkarılmalıdır.
-Sendikal tarafsızlık tesis edilmelidir.
- Görevde yükselme sınavları yapılmalıdır.
- Yargı kararlarının uygulanması hususunda sert tedbirler alınmalıdır.
Özetin özeti: Umarız, 23 Ekim’de herkesin alkışlayacağı bir vizyon belgesi ortaya konulur...