Adalet Bakanı: ‘Değişikliğe ihtiyaç yok’
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’le konuştum. KHK tartışmasını nasıl bulduğunu sordum. “Dikkatle izlediğini” söyledi. “Eleştirenler, karşı çıkanlar metne daha iyi baktığında, biz...
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’le konuştum. KHK tartışmasını nasıl bulduğunu sordum. “Dikkatle izlediğini” söyledi. “Eleştirenler, karşı çıkanlar metne daha iyi baktığında, biz düzenlemenin 15-16 Temmuz’la sınırlı olduğunu ifade ettikçe, düzenlemenin öznesinin darbe girişiminin bastırılması olduğunu açıkladıkça, daha sakin değerlendirmeler yapılıyor” dedi.
Adalet Bakanı tartışmalardan değil, tartışmanın madde metni üzerinden yapılmamasından şikâyetçiydi.
Böyle bir düzenleme yapmaya neden gerek duyduklarını sordum.
“Darbenin bastırılmasından hemen sonra 27 Temmuz’da çıkarılan kararname ile kamu görevlilerine yargılanmama muafiyeti getirdik. Bu KHK, Meclis’e gelerek kanunlaştı. Böylece arkasında Meclis’in iradesi var. Şimdi buna atıf yaparak darbe girişiminin bastırılmasında canını ortaya koymuş olan sivillere aynı muafiyeti getiriyoruz” dedi. Ardından, “Aslında biz önce sivillere muafiyeti getiren düzenlemeyi çıkarmalıydık. Öncelikli olarak bu sivillerin hakkıydı” diye ekledi.
BU KARAR NEDEN ALINDI
Sivillere yargı muafiyeti getirilmesinde belli ki yaşanan süreçlerin etkisi olmuş. Adalet Bakanı Gül, “Bu tartışmaları yapanlar darbecilerin yargılandığı mahkemelere gitsin. Duruşmalar sırasında şehit ailelerinin, gazilerimizin yaşadıkları var. Darbeci sanıklar, onlar tehdit ediliyorlar. Moralleri bozuluyor. Bu yapılan devletin şehit aileleri ve gazilerimizle empati yapmasıdır” dedi. Bu düzenlemenin arkasındaki psikolojiyi öğrenmek istiyordum, o nedenle sözlerini biraz açmasını istedim. “15 Temmuz’da devlete yönelik bir darbe girişimi yaşanıyor. O gün millet devletinin yanında duruyor. Bugün de devlet milletin yanında duruyor, milletle empati yapıyor. Bu düzenlemeyi eleştirenlere çağrı yapıyorum, darbe duruşmalarını izleyin. Şehit aileleri, gaziler darbeciler tarafından tehdit ediliyor. Kendilerine teşekkür edilmesi gereken insanlar böyle bir muamele ile karşılaşınca da moralleri bozuluyor. Ben o gün devletimin arkasında durdum, bugün de devletim benim arkamda duracak mı diye bakıyorlar. Biz de bu düzenleme ile onlara diyoruz ki, merak etme devlet senin arkanda. Hukuk senin yanında. Bu bir moral değerdir. Devletleri yaşatan da moral değerleridir” diye konuştu.