AK Parti'de temayülden kim çıktı?
BİR gözümüz AK Parti'de diğer gözümüz MHP'nin üzerinde.MHP’deki ayrışmayı önlemek için bir yandan AK Parti ile koalisyon kulisleri sızdırılıyor diğer taraftan genel başkan...
BİR gözümüz AK Parti'de diğer gözümüz MHP'nin üzerinde.
MHP’deki ayrışmayı önlemek için bir yandan AK Parti ile koalisyon kulisleri sızdırılıyor diğer taraftan genel başkan adaylarının kesin ihraç talebiyle tedbirli olarak disipline sevk edilmeleri için hazırlık yapılıyor.
AK Parti’nin hükümet kurmak için koalisyona ihtiyacı yok. Ama MHP’nin buna ihtiyacı var. Genel Merkez, “3-4 bakanla koalisyona gireceğiz” mesajıyla, parti içinde elini güçlendirmeye çalışıyor. Bu öyle bir denklem ki, partili cumhurbaşkanlığı için de MHP’nin desteği şart. “Düşük profilli başbakan olmaz” deyip, AK Parti’ye destek vereceğini açıklayan Bahçeli, daha sonra bu sözlerinin hatırlatılması üzerine, “Siz konuşmamın özünü kaçırıyorsunuz” demişti.
Terörle mücadele konusunda destek vermek amacıyla o ifadeyi kullandığını söylemişti. Bizim Kürtlerin literatüre kazandırdığı güzel bir ifade var. “Öz fikrim” derler. Hem düşük profilli başbakan olmaz diyeceksin hem terörle mücadeleyi kastedeceksin... Bu süreci doğru okuma adına, siz resmi görüşü değil, öz fikri esas alın derim.
5. PARTİNİN AYAK SESLERİ
Süreç AK Parti ile MHP’yi yakınlaştırdı. Bahçeli’nin kurultaya gitmemeye, AK Parti’nin ise partili cumhurbaşkanlığını gerçekleştirmeye ihtiyacı var. Pazar günkü yaşananlardan sonra MHP’de, beşinci partinin ayak sesleri duyulmaya başladı. Bu kapsamda Ankara kulislerinde konuşulan bir değerlendirmeyi yansıtmak istiyorum.
MHP bölünme sürecine girdi. Meral Akşener kongreyle sonuç alamazsa, kendisiyle birlikte hareket edenlerle bir parti kurabilir. Bu durumda MHP kan kaybedecek. Türkiye partisi olma yolunda barajı aşan HDP ise terörle mücadelede başarılı bir sınav veremediği için barajın altına düştü. 2016 sonu ya da 2017 başında yapılacak bir erken seçimde, MHP ile HDP barajın altında kalabilir. Bu durumda, 3 Kasım 2002 seçimlerinde olduğu gibi AK Parti ve CHP’den oluşan bir Meclis tablosu ortaya çıkar. Böylece, AK Parti tek başına Anayasa’yı değiştirecek bir çoğunluğa sahip olur.