Bakanlar belirlenirken neler yaşandı?
“Davutoğlu'nun yol Haritası” başlıklı yazıda, ”Bir Alevi bakan ya da başörtülü bakan konusunda sürpriz yaşanır mı?” diye sormuş ve “ Orasını bilmiyorum. Ama merak ediyorum”...
“Davutoğlu'nun yol Haritası” başlıklı yazıda, ”Bir Alevi bakan ya da başörtülü bakan konusunda sürpriz yaşanır mı?” diye sormuş ve “ Orasını bilmiyorum. Ama merak ediyorum” demiştik.
Yeni kabinenin açıklanmasıyla birlikte merakımız giderilmiş oldu.
Bakanlar Kurulu'nda iki Alevi bir de başörtülü bakanımız oldu.
Merve Kavakçı'nın başörtülü olduğu için Meclis'te yemin ettirilmediği bir Türkiye'den
Ayşen Gürcan'ın başörtülü ilk bakan olarak kabinede yer aldığı bir Türkiye'ye geldik.
Başbakan Davutoğlu'nun kurduğu 63'ncü hükümet hiçbir şey yapmasa dahi bu yönüyle tarihte yerini aldı.
Başörtülüler okullardan atıldı, “İkna odaları”na alındılar, milletvekili seçildikleri halde Meclise sokulmadılar. Ama onlar meşruiyet çizgisinden bir milim sapmadan, demokratik yollardan mücadelelerini verdiler. Bugün başörtülü olarak okullarına gidebiliyorlar. Kamuda görev yapıyor, milletvekili olarak Meclis sıralarında oturuyorlar. Şimdi de bakan olarak kabineye girdiler. Ayşen Gürcan bu açıdan bir ilktir. Bir semboldür. Başörtülü kadınların mücadelesinin bir sonucudur.
Başbakan Davutoğlu bir seçim hükümeti kurdu. Ancak hükümetteki temsil oranına baktığımız zaman Türkiye'nin renklerini orada görebiliyoruz. Bu hükümet tablosu bizatihi iç barışımız açısından başlı başına önemli mesajlar içeriyor. Başbakan Davutoğlu da kabineye ilişkin değerlendirmesinde bu noktanın üzerinde durdu.