Darbe tehdidinden kabine değişikliğine kulisler
Bizim bulunduğumuz bölüme gelince esprili bir şekilde, “Darbe ne zaman oluyor” dedi.“Allah korusun” diye karşılık verdim. Bunun üzerine, “Darbe yapacak olan tarih verir mi?” diye konuştu. “Bu sefer bir tarihten...
Bizim bulunduğumuz bölüme gelince esprili bir şekilde, “Darbe ne zaman oluyor” dedi.
“Allah korusun” diye karşılık verdim. Bunun üzerine, “Darbe yapacak olan tarih verir mi?” diye konuştu. “Bu sefer bir tarihten söz etmişler” dedim.
Rodos’ta FETÖ’cü kaçakların, “15 Haziran’a kadar ne olacağını göreceğiz. Bu sefer çok kan akacak. Bayramı kimin yapacağını göreceğiz” sözleri, darbe tehdidini yeniden gündemimize soktu.
Darbe paranoyası içinde yaşayamayız. Süratle normalleşmemiz gerekiyor. Ama bu dikkatli olmaya engel değil. 15 Temmuz’dan önce FETÖ’cülerin darbe yapma kapasitesi var mı konusu gündeme geldiğinde, “Mümkün değil, o güçleri yok” diye kestirip atılmasaydı,15 Temmuz yaşanmayabilirdi.
Başbakan’ın da ifade ettiği gibi darbeler tarih vererek yapılmıyor. Ama 15 Temmuz’da Binbaşı O.K.’nın ihbarında olduğu gibi bazı sızıntılar da olmuyor değil. 27 Mayıs’ta, 12 Mart’ta ve 12 Eylül’de MİT darbenin göbeğinde yer aldığı için başbakanlara haber vermemişti. Demirel, “MİT darbeyi bana haber vermedi” demişti her defasında. 12 Mart’ı enişteden değil, İran şahından öğrendik. Şah Rıza Pehlevi, Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil’i acil koduyla Tahran’a çağırıp, darbenin haberini vermişti. Çünkü MİT Müsteşarı Fuat Doğu, 12 Mart’ı planlayanlar arasındaydı. Başbakan Demirel’i arayarak istifasını istemişti.
15 TEMMUZ’DA MİT