Yeni ekonomi politikasının temel parametreleri
Dövizdeki yükseliş durur mu?
Dövizdeki yükseliş durur mu?
Dövizdeki yükseliş durur mu?
İktidarın dövizde bir kur hedefi var mı?
Dövizdeki yükseliş ne zaman durur?
İktidar, dövizi indirmeyi istiyor mu?
Dövizdeki artış sürer mi?
İş dünyası, piyasalar bu sorulara yanıt arıyor. Kafalarda tek soru bu işin nereye doğru gideceği yönünde. En çok şikâyet edilen belirsizlik, en çok ihtiyaç duyulan ise güven ortamının sağlanması.
SORULAR, SORULAR
Geriye doğru gidip soruları biraz daha açmak istiyorum.
Faiz indirimiyle başlayan, döviz artışıyla devam eden süreç bir kriz işareti mi, ekonomide yönetilemeyen, kontrolden çıkan bir durum mu var yoksa yeni bir ekonomi politikası tercihi mi söz konusu?
Bence işin can alıcı noktasını bu nokta oluşturuyor.
2001 krizi patlak verdiğinde Demirel, “Merkez Bankası’nda 20 milyar dolar döviz rezervi olan bir ülkede, iyi yönetildiği takdirde bu kriz yaşanmazdı” demişti.
EKONOMİNİN TEMEL GÖSTERGELERİ
Dövizdeki ani yükseliş dışında Türkiye’nin ekonomik göstergeleri yerinde. Demirel, Türkiye’nin 70 cente muhtaç olduğu günleri bildiği için 20 milyar doları bir sigorta olarak görmüştü. Bugün ise Merkez Bankası’nın döviz rezervi 128 milyar 400 milyon dolar seviyesinde.
Cumhuriyet tarihi boyunca ekonomik krizlerin tetikleyicisi olan cari açık sorunu yaşanmıyor. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. Özel sektörün döviz borcu döndürülebilir seviyede. Siyasi istikrar diye bir sorunumuz yok. Peki döviz niye yükseliyor, piyasalarda belirsizlik neden yaşanıyor?
YENİ EKONOMİ POLİTİKASI
Bu soruların peşine düştüm. Araştırdıkça karşıma iktidarın yeni ekonomi politikası çıktı.
Düşük faiz, makul yükseklikte bir kur politikası olarak adlandırabiliriz.