Dünkü Lübnan bugünkü Suriye..
1970'lerin ortalarında Lübnan'da siyasi kriz had safhaya vardı ve taraflar uzlaşmaya varamadığı için bir iç savaş çıktı. Siyasi krizin sebebi, Birinci Dünya Savaşı'nda Lübnan'ı işgal eden...
1970'lerin ortalarında Lübnan'da siyasi kriz had safhaya vardı ve taraflar uzlaşmaya varamadığı için bir iç savaş çıktı. Siyasi krizin sebebi, Birinci Dünya Savaşı'nda Lübnan'ı işgal eden Fransızların güçlendirdiği 'mezhepçi sistem'di. Lübnan iç savaşı “Soğuk Savaş” döneminin kendine özgü koşulları içinde şekillendi. Batı dünyası Lübnan'daki mevcut sistemin değişmesini istemedikleri için pozisyonlarını “Hıristiyan Sağ” kanadı güçlendirecek şekilde tayin ettiler.
İç savaşı derinleştirmek isteyen “Hıristiyan falanjistler” İsrail ve Batı desteğiyle bir “Hıristiyan Lübnan” peydahlamak istiyorlardı. Lübnan'daki 'mezhepçi sistem'i değiştirmek isteyen güçler ise “Lübnan Ulusal Hareketi (LUH)” çatısı altında bir araya geldiler. LUH ve “Filistin direniş hareketi” eşgüdüm içindeydi. Bu cephe “Soğuk Savaş” dönemi koşullarında 'Sol'a açıktı. Şam'daki Baas rejimiyse Lübnan'daki Hıristiyan faşistleri destekleyen bir politika izledi. Suudi Arabistan da General Hafız Esed'in “LUH” ve “Direniş” adıyla anılan Filistin hareketine yönelik hasmane tutumunu destekleyenler arasındaydı.
İç savaşta Hıristiyan faşistlerin büyük darbe alması üzerine Hafız Esed 1976 Nisanı'nda Suriye birliklerini Bekaa Vadisi'ne soktu. Sınırlı bir müdahaleydi. Öteden beri Lübnan politikasında etkili olan Fransa bu müdahaleyi destekledi. ABD'nin tavrı Fransa'dan farklı değildi. Müdaheleye en şiddetli tepkiyse, ülke topraklarının neredeyse yüzde 80'ini kontrol eden 'LUH' ve 'Direniş'ten geldi.
Lübnan Cumhurbaşkanlığı'na Suriye'nin baskıları sonucunda Elias Sarkis seçildi. Suriye'nin seçimlere müdahalesi tepkiyle karşılandı. Suriye birlikleri protesto gösterilerinin yapıldığı Filistin kamplarını bombaladı. Şam müdahalesi iç savaşı önlemedi, daha kızıştırdı. Hıristiyan falanjistler Şam'dan Lübnan'a askeri müdahalede bulunmasını istedi. 40 civarında örgütün dahil olduğu iç savaş tüm ülkeye yayıldı. “LUH” ve “Direniş”, İsrail ve Hıristiyan faşistlerle savaşırken 1 Haziran 1976'da Suriye tüm Lübnan'ı işgal etmeye başladı.
“LUH” ve “Direniş” ülkenin birçok yerinde Suriye birliklerine karşı koydular. Başta “Tel Zaatar” olmak üzere Filistin kampları Suriye ordusunun şiddetli saldırılarına sahne oldu. Suriye müdahalesiyle LUH ve Direniş'in Hıristiyan faşistlere karşı elde ettikleri kazanımlar heba oldu. ABD ve Fransa yine Şam'ı destekledi. “Lübnan'da İç Savaş” isimli kitabında B. J. Odeh bakın ne diyor:
“Suriye işgali, İsrail ve ABD'nin çıkarlarına ters düşmüyordu. İki ülke de LUH ve Direniş'in yenilgiye uğratılmasını istiyordu. Suriye bu konuda çok daha istekliydi. Tel Zaatar'ın düşmesi ve İsrail'in Güney Lübnan'a müdahalesi, İsrail, Suriye ve Maruni Hıristiyan sağ kanat arasında bir çıkar birliği olduğunu gösterdi.”
Suriye müdahalesi sayesinde “Hıristiyan falanjistler”in güç kazanması, İsrail'in 1982'de Lübnan'ı işgal etmesinin koşullarını hazırladı. Hafız Esed'in Lübnan'da oynadığı rol buydu. Şam, sözde iç savaşı durdurmak ve kendi topraklarına sirayet etmesini önlemek gerekçesiyle Lübnan'a girmişti. Şam'ın arkasında “Birleşmiş Milletler” kararı falan yoktu ama ABD, Fransa ve İsrail'in desteği vardı. Lübnan halkının ezici çoğunluğuysa Suriye işgaline şiddetle karşıydılar.