Dünün düşmanları, bugünün müttefikleri..
Önceki Salı “Dışarıdaki düşman” başlıklı yazımda 1990’ların başında “Sovyetler Birliği”nin dağılmasıyla birlikte Amerikan şahinlerinin ‘yeni düşman’...
Önceki Salı “Dışarıdaki düşman” başlıklı yazımda 1990’ların başında “Sovyetler Birliği”nin dağılmasıyla birlikte Amerikan şahinlerinin ‘yeni düşman’ arayışına girdiklerini hatırlatmış idim. Ayrıca bu ‘Yeni düşman’ın “Yükselen Japonya” olabileceğine dair görüşlere dikkat çekmiştim. Keza Edward Luttwak’ın 1994’te yayınladığı “Tükenen Amerikan Rüyası: ABD’nin Üçüncü Dünya Ülkesi Olması Nasıl Durdurulur ve Endüstriyel Üstünlük İçin Jeo-Ekonomik Mücadele Nasıl Kazanılır” başlıklı kitabında bu görüşü savunduğuna kısaca değinmiştim.
İkinci Dünya Savaşı’nda ABD ve Japonya “Pasifik bölgesi”nde kıyasıya savaşan taraflardı. Ağustos 1945’de ABD’nin iki Japon kentine atom bombası atması sonucunda Japonya ağır koşullar altında teslim oldu. Japon ordusu tasfiye edildi, ABD’nin koşulları çerçevesinde savaş karşıtı bir Anayasa yapıldı. Yeni Anayasaya göre Japonya uluslararası anlaşmazlıkları çözme aracı olarak “güç kullanımı”ndan da vazgeçiyordu. .Japonya’nın savunmasıysa ABD şemsiyesi altına alınıyordu....