Washington'u karıştıran skandal!

1857’den bu yana Washington’da yayınlanan “ The Atlantic “dergisinin yayın yönetmeni Jeffrey Goldberg 11 Mart günü şifreli mesaj uygulaması olan “ Signal ”deki bir gruptan davet aldı. Bu grupta ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vanve , ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz , Savunma Bakanı Pete Hegseth , Dış İşleri Bakanı Marco Rubio , Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard , CIA Direktörü John Ratcliffe , Trump’ın Ortadoğu Elçisi Steve Witkoff ile Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles dahil

https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/trac

1857’den bu yana Washington’da yayınlanan “The Atlantic “dergisinin yayın yönetmeni Jeffrey Goldberg 11 Mart günü şifreli mesaj uygulaması olan “Signal”deki bir gruptan davet aldı. Bu grupta ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vanve, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz, Savunma Bakanı Pete Hegseth, Dış İşleri Bakanı Marco Rubio, Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard, CIA Direktörü John Ratcliffe, Trump’ın Ortadoğu Elçisi Steve Witkoff ile Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles dahil 18 kişi yer alıyordu.

Skandal olarak görülen durum ise, katılımcıların ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM)Yemen’deki Husî hedeflerine yönelik saldırı plânlarını tartışmalarıydı. 24 Mart günü “Atlantic”te, “Trump Yönetimi Yanlışlıkla Bana Savaş Plânlarını Mesajla Gönderdi “ başlıklı yazısında Goldberg, “ABD ulusal güvenlik liderleri beni Yemen'de yapılacak askeri saldırılarla ilgili bir grup sohbetine dahil etti. Bunun gerçek olabileceğini düşünmemiştim. Sonra bombalar düşmeye başladı” diyordu. Goldberg yazısına şöyle devam ediyordu:

”Dünya, 15 Mart günü doğu saatiyle öğleden sonra 2'den kısa bir süre önce ABD'nin Yemen'deki Husî hedeflerini bombaladığını öğrendi. Ancak ben ilk bombalar patlamadan iki saat önce saldırının yaklaşmakta olduğunu biliyordum. Bunu bilmemin nedeni Savunma Bakanı Pete Hegseth'in saat 11. 44'te bana savaş plânını mesajla göndermiş olmasıydı. Plân silah paketleri, hedefler ve zamanlama hakkında kesin bilgiler içeriyordu.”

Yazısında "Daha önce hiç böyle bir ihlal görmemiştim" diyen Goldberg ilgili yetkilileri güvenlik ihlali konusunda bilgilendirerek “Signal”den çıktığını belirtiyordu. Goldberg ayrıca "Bu belgelerde yer alan bilgiler, ABD'nin bir düşmanı tarafından okunmuş olsalardı, özellikle Merkez Komutanlığı'nın sorumluluk alanı olan geniş Orta Doğu'da Amerikan askeri ve istihbarat personeline zarar vermek için kullanılabilirdi” diyordu. Goldberg, bu bilgileri “çok gizli” olduğunu düşündüğü için yayınlamamayı tercih ettiğini de belirtiyordu.

Goldberg’ün yazısı Washington’da büyük bir gürültü kopardı. Demokratlar’a göre savaş plânlarının “Signal”de paylaşılması çok ciddi bir güvenlik ihlalidir. Cumhuriyetçi bazı siyasetçilere göreyse bu tür konuların Beyaz Saray’daki “savaş odası”nda konuşulması gerekiyordu. Trump yönetimiyse paylaşılan bilgilerin bir savaş plânı içermediğini ve iddia edildiği gibi güvenlik ihlali olmadığını savunuyor. Bunun üzerine Goldberg mesajları yayınladı.

Goldberg “Signal” grubuna ‘yanlışlıkla’ eklendiğini söylüyor. Skandal tartışmaları sırasında ortaya atılan bazı iddialarsa durumun Goldberg’in söylediği gibi olmayabileceğini gösteriyor. Goldberg'ü “Signal” zincirine ‘yanlışlıkla’ ekleyen Michael Waltz idi. Amerikalı gazeteci Max Blumenthal’a göreyse Waltz Beyaz Saray’daki “Neocon” grup adına Goldberg’e bilgi sızdırıyordu.

Diğer yandan Waltz, Goldberg’ü tanımadığını söylüyordu. Şöhretli muhafazâkâr gazeteci –yazar Paul Sperry'nin aktardığı bilgilere göreyse Waltz “Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi”nde görev yaptığı dönemde Goldberg'ün kaynaklarından biriydi. Sperry, "Sohbete nasıl eklendiğini anlamak için soruşturmaya gerek yok. Goldberg adres defterindeydi, çünkü onunla konuşuyordu” diyor.

Ayrıca Waltz, 2021’de Goldberg'ün moderatörlüğünü yaptığı bir etkinlikte fotoğraflanmıştı. Goldberg “CBS News” kanalına verdiği bir röportajda Waltz ile ilişkisi sorulduğunda "ilişkim hakkında yorum yapmayacağım" dedi. Waltz ile yan yana fotoğrafı sorulduğundaysa Goldberg, "Eğer gözbebeklerin bizi birlikte görüyorsa, sanırım gözlerinizin bizi birlikte gördüğü anlamına geliyordur " diyordu.

Bazı Trumpçılar’a göre Goldberg'ün “Signal”e eklenmesi "Derin Devlet”in bir darbesiydi. Beyaz Saray Basın Sekreteri Karoline Leawitt ise Goldberg’in Trump karşıtı olduğuna dikkat çekiyordu. Goldberg'ün eşinin de Hilary Clinton ile çalışmış bir Demokrat olduğunu söyleyen Leawitt, “Bu Jeffrey Goldberg bizi, trilyonlarca dolara ve binlerce Amerikan askerine mal olan Irak Savaşı'na sokmak için kitle imha silahları konusunda rezilce yalan söyleyen kişidir” diyordu.

Trump’a ve Cumhuriyetçiler’e göre Goldberg son derece güvenilmez bir gazeteciydi. Ancak Cumhuriyetçiler nedense Goldberg’ün gençlik yıllarında İsrail ordusunda görev yaptığını ve “The Jerusalem Post” gazetesinde köşe yazarı olarak çalıştığını söylemiyorlar. "İsrail ile ilgili konularda en etkili gazeteci/blogger" olarak etiketlenen Goldberg diğer bir yandan Washington’da “Neocon-Siyonist” çevreleri temsil eden en önemli figürlerden biridir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İsrail Lobisi’nin hedefinde Vance mi var? 01 Nisan 2025 | 86 Okunma Washington'u karıştıran skandal! 30 Mart 2025 | 147 Okunma Anti-Filistinizm 25 Mart 2025 | 49 Okunma Barış güvercini mi, savaş şahini mi? 23 Mart 2025 | 109 Okunma Avrupa’nın Trump krizi geçici mi? 18 Mart 2025 | 64 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu