Müminleri bırakıp kâfirleri dost edinenler

Dünyada ve Türkiye’de kimi Müslüman grupların, kendilerini hakkın ve hakikatin yegâne temsilcisi görerek çıkarları uğruna, “Müslümanları bırakıp” ve hatta “Müslümanlara...

Dünyada ve Türkiye’de kimi Müslüman grupların, kendilerini hakkın ve hakikatin yegâne temsilcisi görerek çıkarları uğruna, “Müslümanları bırakıp” ve hatta “Müslümanlara karşı” İslâm düşmanlarıyla dostluk ve işbirliği yaptıklarını görüyoruz ki bu tutum, şu ilahi talimatlara uymamak ve karşı çıkmaktır:

“Onlar, müminleri bırakıp kâfirleri dost ediniyorlar. Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Oysa bütün izzet ve şeref Allah’a aittir.” (Nisa 4/139)

Müminleri bırakıp kâfirleri dost edinen, güçlü ve şerefli olmak için onlarla işbirliği yapan münafık topluluğu hakkında inen bu âyet, aynı tavır içine giren müminlere de ciddi bir uyarı niteliğindedir. Müminlerin asıl güvenecekleri, dayanacakları, kader birliği yapacakları kimseler iman kardeşleridir. Başka din ve ideoloji mensuplarına bu ölçüde güvenmek doğru değildir. Eşyanın tabiatına göre onlara bel bağla­mak risklidir. Bunun da ötesinde “mümini bırakıp kâfiri dost/veli edinen” kim­senin imanında, müminlerle ilişkilerinde bir arıza bulunması, imanının nifaka ya­kın olması ihtimali vardır. Aynı şekilde güçlü ve saygın olmak için müminleri bı­rakıp kâfirlere sarılan, onların himayelerine sığınan kimselerde de aşağılık duygu­su, özgüven eksikliği ve iman zayıflığı bulunması ihtimali kuvvetlidir. Mutlak güç ve üstünlük Allah’a aittir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Gazze’ye Âcil Destek 15 Nisan 2025 | 76 Okunma Yürek yangını 08 Nisan 2025 | 68 Okunma İnsan ve Hüsran 01 Nisan 2025 | 73 Okunma Çokluk yarışı 25 Mart 2025 | 48 Okunma Büyük felaket 18 Mart 2025 | 91 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu