17/25’in Amerikancası
Amerika’da görülen Zarrap davasına Halk Bankası Genel Müdüründen sonra Zafer Çağlayan’ın da dahil edilmesi sıradan bir olay değil. Öyle anlaşılıyor ki, bunun arkası...
Amerika’da görülen Zarrap davasına Halk Bankası Genel Müdüründen sonra Zafer Çağlayan’ın da dahil edilmesi sıradan bir olay değil. Öyle anlaşılıyor ki, bunun arkası gelecek.
FETÖ’nün yarıda bıraktığı işi ABD’deki asıl patron doğrudan ele almış gözüküyor.
Bana kalırsa Erdoğan’ın korumaları hakkında açılan dava da bu kirli oyunun bir parçası. Bu kirli oyunun arkasında ise FETÖ’yü destekleyen lobi var. Biliyorsunuz, Erdoğan’ın korumaları ile ilgili olarak ABD yönetiminin diplomatik nota vermesi yönünde de malum yapı bir girişim başlattı.
Bu arada, Erdoğan’ın korumaları aleyhine açılan davaya, o gün Amerika’da olmayan isimler de dahil edilmiş. Bu süreç ABD’de hukukun dibe vurmuşluğunun açık ve basit bir göstergesi.. Hem darbeci bir terör örgütüne karşı çıkıyorlar ve hem de onların tezgâhladıkları bir operasyonu sahipleniyorlar. Aslında bu durum suç ortaklığının ikrarı mahiyetinde bir olaydır.
Erdoğan’la ilgili hazırlanan iki dosyadan söz ediliyordu. Biri terör, diğeri yolsuzluk. Terörün işaret fişeğini Michael Rubin ateşledi, yolsuzluk operasyonun fişeğini savcı Bharara ateşledi.