Aşure sever misiniz?
Yeni Akit Gazetesi Yazarı Abdurrahman Dilipak'ın bugünkü (08.08.2022)''Aşure sever misiniz?'' başlıklı yazısı.
Bugün 8 Ağustos 2022 pazartesi. Bugün 10 Muharrem 1444. Bugün aşura.
Aşure deyince kiminin aklına tatlı gelir. Kiminin acı.
Aslında örfte o tatlı ile acı arasında bir bağ vardır. Her ölüm bizim geleneğimizde “acı” ile tanımlanmaz. Mesela ölüm bir derviş için “asude bir bahar ülkesidir”. Bazen Allah’a kavuşmakla tesmiye edilir “Şeb-i Arus”olur. Bazen “dünya sürgününün sonu”dur! Bayram gününe döner o gün!
Ya da “ölümlü dünyadan ölümsüz aleme hicret”tir ölüm!
Şairin dediği gibi “Ölüm kötü olsaydı, ölür müydü peygamber!”
Bizim geleneğimizde helva pişirilir. Bu Binlerce yıl eskiden gelen pagan bir gelenekmiş, Helva aşure günü için başka bir tatlıya dönüşmüş. Onun da kökü Hz. Nuh’a dayandırılır. O gün güvercin ağzında zeytin dalı ile dönünce, Hz. Nuh “hazırlanın karaya yaklaştık” demiş. Herkes yüklerini toplarken, kalan yiyeceklere bakmışlar, onlar da tükenmek üzereymiş. Hz. Nuh’a sormuşlar “Bunları ne yapalım” diye, o da, güya, “Bakliyatı, pekmezi birbirine karıştırıp, tatlı yapın hep birlikte yiyelim” demiş. Bu tatlı da böyle oluşmuş.