Dönüp bir kendimize baksak!
Hep başkalarını eleştiriyoruz da, bizim hiç mi kusurumuz yok.Çuvaldızı başkasına batırmadan önce, iğneyi kendimize batırsak. “İnni küntü minezzalimiyn” diyeceğimiz kusurlarımız yok...
Hep başkalarını eleştiriyoruz da, bizim hiç mi kusurumuz yok.
Çuvaldızı başkasına batırmadan önce, iğneyi kendimize batırsak. “İnni küntü minezzalimiyn” diyeceğimiz kusurlarımız yok mu?
Biliyorsunuz “Biz kendimizi değiştirmeden, Allah bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecek.” “Mallarımız, canlarımız ve sevdiklerimizle, kimi zaman artırılarak, kimi zaman eksiltilerek imtihan edileceğiz”. Ve de, “Bize hayır gibi gelen şeylerde şer, şer gibi gelen şeylerde Allah hayır murat etmiş olamaz mı”
“İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allah’ım” diye sormayacak mı idik! “İçimizdekiler” derken, uzaktaki yakınlar değil, çok yakınımızdakiler de olamaz mı bunlar.
En büyük düşmanımız, en yakınımızdaki, içimizdeki “nefsimiz”di hani. Akrabalarımızın, dostlarımızın da “nefs”leri nereye koyacağız?