FETÖ bir CIA projesidir!
Geçen gün Hürriyet’te Akif Beki’nin “Fetullah’ın ‘Delikanlı’sı kim?” diye bir yazısı vardı.. Tarık Buğra’nın ‘Gençliğim Eyvah’ isimli, 1977’de önce...
Geçen gün Hürriyet’te Akif Beki’nin “Fetullah’ın ‘Delikanlı’sı kim?” diye bir yazısı vardı.. Tarık Buğra’nın ‘Gençliğim Eyvah’ isimli, 1977’de önce Tercüman’da tefrika olarak yayınlanan, 1979’da da kitabı basılan bir romanından söz ediyordu. “Fetullah’ın Sızıntı dergisini çıkarmaya başladığı yıl, 1979. Devlete ilk sızma faaliyetlerine de izleyen yıllarda girişiyor” diyor Beki.
Beki’ye göre “Muhtemelen, sanıldığı gibi CIA ya da başka yabancı servisler vermedi ona bu fikirleri. Büyük ihtimalle roman, amacının tersi bir etkiyle bu ilhamı verdi. Fetullah’a bir yerde hazır şablon sundu. Orada yerilen karanlığı aldı hayata geçirdi, gerçeğe uyarladı. Eğer böyleyse, FETÖ orijini itibariyle ‘Gençliğim Eyvah’ romanından çıkmış bir plan ve proje. Bizi içeriden çökertmek isteyen düşmanın beşinci kolu, sinsi uzantısı ya da gizli işgal tasarımı olarak başlamadı.”
Herkes biliyor ki, FETÖ başından beri bir CIA Projesidir ve bu konuda kilit rol üstlenen kişi de aynı zamanda CIA için çalışan MİT müsteşarı Fuat Doğu’dur. Ve tabii CHP Genel Sekreteri Kasım Gülek. Onu DİB ile buluşturan da DİB Başkan Yardımcısı Yaşar Tunagür.
Aynı gün Hürriyet’te Savaş Özbey’in Kuzey Kore ile ilgili Hürriyet’in mantalitesine aykırı bir Kuzey Kore röportajı vardı. Özbey, “Kuzey Kore hakkında anlatılan, bilinenlerin tam tersi bir dünya”yı anlatıyordu. “Dünyanın bittiği yerde beş gün” başlıklı yazısında bize. Durup dururken “Duvarın ötesi”ne bir yolculuk yapmak iyi bir fikir bence de!?
Tekrar konuya dönecek olursak, romanın ilk tefrika edildiği gazete “Tercüman”. Nazlı Ilıcak’ın kocasının gazetesi. Tercüman da, Nazlı Ilıcak da önemli isimler. Romanı yazan Tarık Buğra. Milliyetçi bir isim. Bu romanın ana fikrini bir başkası vermiş olamaz mı? Ya da roman Buğra’nın kendi hayal ürünü diyelim, Gülen bundan etkilenmiş olabilir. Ya da zaten CIA’nın bu konuda birçok senaryosu var. Dikkat edelim, yıl 1977-78. İran’da devrim rüzgarları esiyor. Yeşil kuşak konusu tartışılıyor. Soğuk savaş devam ediyor. Senaryoların bini bir para. Amerikalılar stratejik planlama konusunda sadece yön-eylem mühendislerinden yararlanmıyor, fütüristler ve tabii senaryo, roman, tiyatro yazarlarından da yararlanıyor. Onlara bilgi veriyor, bilgi alıyor.