İslam Ülkeleri Zirvesi ve Kudüs
İİK zirvesi sona erdi.İslam Konferansı Mescid-i Aksa’nın 21 Ağustos 1969’da yapılmak istenmesinin ardından gelişen tepkiler sonucu kurulmuştu. Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın korunması için bir araya gelen...
İİK zirvesi sona erdi.
İslam Konferansı Mescid-i Aksa’nın 21 Ağustos 1969’da yapılmak istenmesinin ardından gelişen tepkiler sonucu kurulmuştu. Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın korunması için bir araya gelen İslam ülkelerinin oluşturduğu birlik, 48 yıl sonra Doğu Kudüs’ün başşehri olacağını Filistin devletini tanıdığını ilan etti.
İsrail’in Kudüs’ü başşehir ilan etme kararına karşı devlet ve hükümet başkanları aynı yerde bir başşehir daha ilan ettiler.. İİK, İsrail ve ABD’nin restini gördü, kendi adına reste karşı bir restte bulundu.
Kuşkusuz bu siyasi bir karar, milletlerarası hukuk, BM kararları çerçevesinde ve konjonktür olarak da yerinde. Bu adım İsrail’in Kudüs’ü başkent ilan etmesi ve ABD’nin bu kabul etmesini geçersiz kılmaktadır. Kararın hayata geçirilmesi için diğer ülkelerin de desteğinin alınması gerektiği düşünülürse “Reel politik” açıdan kabul edilebilir bir sonuç.
Erdoğan bu vesile ile söyleyeceğini söyledi. ABD, batı herkes nasibini aldı. Sanki Erdoğan o çocuklar, Fevzi El-Junidi ile kendini özdeşleştirdi. O Erdoğan’ın çocukluk hayalleri idi sanki ve kendi, bugün o çocuğun büyümüş şekli idi. O çocuğun gelecek hayallerini temsil ediyordu.
Konferans birçok açıdan önemli idi. Kimlerin katıldığını, kimlerin katılmadığını, kimlerin hangi seviyede katıldıklarını gördük. Bu açıdan da önemli idi.