Önce akıl
Aklınız kadar iman edecek, aklınız kadar amel işleyeceksiniz. Akıl elbette tek başına hakikatin kaynağı ya da ölçüsü değildir. Ama ve illa önce akıl.
Aklınızı doğru kullanmak istiyorsanız, önce Yaratanın yaratılana vahyettiği yaşama biçimi olan kitaba bakın, sonra onu Allah’ın rızası istikametinde anlamak için Resulün siretine ve sünnetine bakın. Ve sonra istişare ve şûra yapın. Bilenlere danışın, aileniz ve arkadaşlarınızla konuşun.
Ardından tarihe bakın. Sonra bir gelecek hayaliniz olsun.
Sonra adaylara bakın. Önce ehliyet ve liyakatlarına, sonra ait oldukları partiye bakın. Sonra kadrolarına, projelerine bakın. Sonra sözlerine bakın, üslublarına bakın. Onun dostlarına, çevrelerine bakın. Hani derler ya, “Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim”. Kim seçilirse bundan kim mutlu olur, kim üzülür ona bakın.
Her insanın korkuları ve umutları vardır. Bir de o açıdan değerlendirin.
Şu seçim sürecindeki hal ve gidişlerine, ahvallerine, adablarına bakın. Sonra vicdanınızın sesini dinleyin.. Vicdan ilk adres de değil. Şeytan sizi vicdanla da aldatmasın. Ona göre karar verin.