Tereddi ya da
Tereddi, soysuzlaşma, yozlaşma, gerilemek. Soysuzlaşmak, aşağı düşmek gibi anlamlara gelir. Terakki ise bunun karşıtıdır. Gelişme, ilerleme, yükselme.Geriliyor muyuz, ilerliyor mu? Bu biraz da baktığınız...
Tereddi, soysuzlaşma, yozlaşma, gerilemek. Soysuzlaşmak, aşağı düşmek gibi anlamlara gelir. Terakki ise bunun karşıtıdır. Gelişme, ilerleme, yükselme.
Geriliyor muyuz, ilerliyor mu? Bu biraz da baktığınız yerle ilgilidir. Mesela paranız artarken itibarınızı kaybedebilirsiniz. Ya da para kaybedebilirsiniz ama itibarınız artabilir mesela. İnsanın ikisini birden kaybettiği ve kazandığı da olabilir.
İttihat ve Terakki, birlik ve ilerleme demek. Ama birlik ve ilerleme için “din”den kurtulmak gerek. Bu fikir cumhuriyetle ortaya çıkmadı idi. 1880’de ölen Ziya Paşa, “İslam imiş devlete pâ-bend-i terakki / Evvel yoğ idi işbu rivâyet yeni çıktı” der. Tanzimat sonrası, hatta Lale devrinden sonra bütün fikirler açıktan konuşulmaya başlanmıştı “aydın”lar arasında. İttihat Terakkiciler arasında bu fikirde olanların sayısı da az değildi. Nihayetinde cumhuriyet dönemindeki tek parti zihniyeti de İttihat Terakkinin siyasi ayağı değil mi idi. Daha sonra onlar da aslına rücu etti ve militerleştiler.
Mahmut Esat Bozkurt meclis kürsüsünden haykırmak ister (Şahid Karabekir) “İslam’ın ilerlemeye engel olduğu düşüncesi.İslam kaldıkça kimsenin yüzümüze bakmayacağı düşüncesi” (…) Din ve ahlakı olanlar aç kalmaya mahkumdur.” Bu fikirler siyasete egemen olduğunda bu lakırdıların konuşulduğu zaman 10 Temmuz 1923. Ana fikir şu: “Dini ve namusu olanlar kazanamazlar. Yoksul kalmaları kaçınılmazdır. Böyle kimselerle ülke zenginleştirilemez. Onun için din ve namus anlayışını kaldırmalıyız. Partiyi bunu kabul edenlerle güçlendirmeli ve bunları çabuk zengin etmeliyiz. Böylece kalkınma çabuk ve kolay olur.” (Kazım Karabekir anlatıyor /Uğur Mumcu Ağustos 1990)
Mehmet Akif de Safahat’ta demiyor mu idi: “İrticaın sizin lehçede manası bu mu?” diye