Vallahi, Billahi
Dün mecliste yemin töreni vardı. İlk mecliste yemin çok kısaydı ve şu şekilde idi: “Makam-ı Hilafet ve Saltanat’ın ve vatan ve milletin istihlas ve istiklalinden başka bir gaye takip etmeyeceğime vallahi”. Bu...
Dün mecliste yemin töreni vardı.
İlk mecliste yemin çok kısaydı ve şu şekilde idi: “Makam-ı Hilafet ve Saltanat’ın ve vatan ve milletin istihlas ve istiklalinden başka bir gaye takip etmeyeceğime vallahi”. Bu yemine sadık kalmadılar. Hilafet makamı da, saltanat da tasfiye edildi..
Meclis-i Mebusan’da: “Şer-i Şerif ve Kanun-u Esasi ahkâmına riayet ve vatan ve millete sadakat edeceğime vallahi ve billahi” şeklinde bir yemin vardı. “Şer’i şerif”e atıf yapılıyordu. Ankara’da şeriata riayet yoktu. Onun yerine hilafete vurgu vardı.
Mustafa Kamal da Meclis’te ‘Vallahi’ diye yemin etmişti. Mustafa Kamal da bir daha ‘’AND İÇMEDİ ve YEMİN ETMEDİ’’. 1921 Anayasası’nda Cumhurbaşkanlığı ile ilgili özel bir hüküm yoktu. 29 Ekim 1923’e gelindiğinde 21 Anayasası’nda değişikliğe gidildi ve Cumhuriyet ilân edildi. Cumhuriyet’in ilânı ile Mustafa Kamal, Cumhuriyet’in ilk Cumhurbaşkanı seçildi. Seçilince kürsüye çıktı ve bir teşekkür konuşması yaptı. Ama and içmedi, bir başka ifade ile yemin etmedi.