15 Temmuz’u unutma, unutturma!
Bugün, Haçlı ve Siyonist zihniyetin, ülkemizdeki FETÖ denen taşeronları tarafından gerçekleştirilmek isteyen kalleşçe saldırının yıldönümünün bir gün sonrası, 16 Temmuz 2017. Bir...
Bugün, Haçlı ve Siyonist zihniyetin, ülkemizdeki FETÖ denen taşeronları tarafından gerçekleştirilmek isteyen kalleşçe saldırının yıldönümünün bir gün sonrası, 16 Temmuz 2017. Bir daha o günlerin yaşanamaması, gerekli dersin çıkarılması adına tüm yurtta coşkuyla kutlanıyor anlamlı gece. Etkinliklere katılanlar dik duruşlarıyla ‘bugün olsa yine tankın önüne çıkar, kalleşçe sıkılan mermilere iman dolu göğsümüzü yine siper ederdik’ edasıyla meydanları dolduruyor. Minarelerden yükselen ve esir/tutsak yaşamamanın, imanın alâmeti ezan ve sala sesleri, şehitlerimiz için okunan Kur’an-ı Kerimler, çocuk, genç, yaşlı her yaştan insanımızın ellerindeki ay-yıldızlı bayraklarla donattıkları geceye anlam katıyor...
15 TEMMUZ’U HAFIZALARA
KAZIMAK MECBURİYETİ
Değerli yazarımız Nurettin Veren’in “Kalem yazmak zorunda; 15Temmuz’u” başlıklı yazısında değindiği gibi ‘Hainlerin, o gün sadece topları, tüfekleri ve kaba kuvvetleri vardı. İman kaynaklı cesaretleri yoktu. Şehitlik kovalayan sevdaları yoktu mesela, ama bizim böylesi kara sevdamız vardı. O nedenle 15 Temmuz’u hatırlatmak, 15 Temmuz’u hafızalara kazımak mecburiyetindeyiz...’ Hain darbe gecesi ve işleyen süreci iyi analiz etmemiz, çıkarılan dersi iyi belleğimize yerleştirmemiz yetmez, uygulamaya koymamız gerek. Korku edebiyatıyla yaşamaktan ziyade, gerekli derslerin çıkarılarak, uygulamaya geçirilmesi gerek. Biz üzerimize gerekeni yapalım ve “Hüküm sahibi yalnızca Allah’tır” ilahi mesajını asla ve asla unutmalıyız. Korku edebiyatıyla, karamsarlığa kapılmamak mı? Asla. Dikkatli ve tedbirli olunmalı, çünkü hain yapıların nerede ve nasıl ihanet edeceği belli olmaz. 15 Temmuz’da yaşananlar bize önemli ders ve sorumluluk yüklemeli. FETÖ ve onun elebaşı olan Gülen, 40 yıllık sinsi hesabını, insanların dini inançlarını kullanma yolu üzerine seçmişti. Darbe girişimi bile Peygamber Efendimizin Hicret tarihi olan 16 Temmuz’u hedeflemiş. Girişim deşifre olunca Haçlıların Kudüs’ü işgal ettikleri 15 Temmuz’a denk gelmiş. Bu demek oluyor ki ‘Hesabın üzerinde bir hesabın olduğunu’ göremez ‘Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir kararın var’ olduğunu hesaplayamaz oldular. Çünkü onları yöneten ve yönlendiren, akıl hocaları haçlılar, Siyonistler. Kıymetli büyüğümüz Ali Karahasanoğlu’nun yazısında sorduğu gibi ‘NATO’da sözüm ona omuz omuza olduğumuz ABD’si, Almanya’sı, İngiltere’si, Yunanistan’ı, bizde darbe yapan subayları almışlar ülkelerine iade etmiyorlar. Bundan daha güzel tiyatro mu olur?’...
SPOR CAMİASI 15
TEMMUZ’UN NERESİNDE?..