Engelleri ‘iman’ ve ‘imkânla’ aşanlar…
Engelleri ‘iman’ ve ‘imkânla’ aşanlar…Ahmet GülümseyenToplumda engelli olarak adlandırılan özel gereksinimli bireyler başarıları, inanmışlıklarının bir sonucu olarak görmekteyiz....
Engelleri ‘iman’ ve ‘imkânla’ aşanlar…
Ahmet Gülümseyen
Toplumda engelli olarak adlandırılan özel gereksinimli bireyler başarıları, inanmışlıklarının bir sonucu olarak görmekteyiz. “İman varsa, imkân da vardır” sözüne sadık kalmak, zor ve imkânsız gibi gözüken başarıya kapı aralıyor. Hayra açılan o kapıdan içeriye kim girmek istemez ki! Allah (cc) Kur’an-ı Kerim’de buyuruyor; “De ki: Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize asla erişmez...” (et-Tevbe, 9/51). İmanın güçlü olması, kadere bağlı olarak, kişinin içinde yer aldığı duruma rıza gösteresine neden oluyor. Diyanet İşleri Başkanlığınca yayınlanan yazılı kaynakta iman şöyle açıklanıyor; “İman; bir şeyi gönül huzuru ile benimseme, ona içten ve yürekten inanmadır. İslâm’a göre iman, Peygamber Efendimizin Yüce Allah’tan getirdiklerinin doğru olduğunu kabul edip, onlara gönülden inanmaktır. Bir hadiste şöyle belirtilmektedir: Hz. Peygamber, ashabı ile otururken beyaz elbise içerisinde bir adam gelir ve Hz. Peygamberin önüne diz çöküp oturur. Rasulullah’a: “İman nedir?” der. Rasulullah: “İman: Allah’a, meleklerine...