Spor pazarında ahlak ve kadın!
Spor, hareket ve egzersiz gibi bedensel hareketin dışına taşınarak, farklı düşüncenin malzemesi edildi. Kontrol edilip, ayar verilmediği takdirde, tahribat devam edecektir. Yapılan bilimsel araştırmaları incelediğimiz de...
Spor, hareket ve egzersiz gibi bedensel hareketin dışına taşınarak, farklı düşüncenin malzemesi edildi. Kontrol edilip, ayar verilmediği takdirde, tahribat devam edecektir. Yapılan bilimsel araştırmaları incelediğimiz de, spor aracılığıyla ulaşılmak istenen bireysel ve toplumsal ‘yıkımın’ neler ‘olduğunu/olacağını’ çok net bir şekilde ortaya koymakta. Sayın Mehmet Şahin ‘Spor Ahlakı’ kitabında yer alan “Spora olan özel ilginin ticari boyunun çok fazla büyümesi ile yakın ilişkisi vardır. Spor ve ticari ilişkiler iç içe geçince spor ahlakı olumsuzluklar yaşamaya başladı. Toplumun ilgi odağı olan spordan bir kurum olarak söz edilince bu olgunun diğer üst yapı kurumlarıyla ilişkisi kaçınılmaz. Din, hukuk, siyaset, ahlak, felsefe, sanat gibi. Spor etkinliklerinin kendine özgü kuralları vardır. Bu kurallar, bu kurullarca denetlenir ve gerektiği durumlarda kurallar uymayanlara yönelik yaptırımlar gündeme getirmek, yine bu kurulların görevidir…” ifadeleri, konuyu özetliyor. Devam edelim…
Spor, sahada uygulanan kurallı hareket ve yarışların ötesine taşınarak, ne denli iyi niyet taşımayan anlayışa hizmetine alet edildiği, Bilimsel araştırılmalarda görmek mümkün. Sayın Salih Tiryaki’nin Sosyal Bilimler Enstitüsü Gazetecilik Anabilimdeki “Kadın sporcu fotoğraflarıyla bedenin pazarla(n)ması” başlıklı Doktora tezi, çalışmalardan birisi. İşte o tezden başlıklar, “İnternet siteleri ve diğer kitle iletişim kanalları, kadın bedeni fotoğraflarını; reklam, ürün pazarlaması, imaj oluşturulması, haber yapımı ve benzeri faaliyetlerde ikon olarak kullanmaktadır. Bu kullanım ile kadın bedeni görüntüsünün ticari bir meta olarak da tüketilmesine ve sömürülmesine sebep olmaktadır. Çağdaş toplumlarda beden, kapitalizm ve kapitalist aktör ve sektörler tarafından tüketim alanı olarak görülmektedir. Yerel ve uluslar arası ilişkilerde; güzellikte, eğlencede, zevk tatmininde, yemede içmede, sağlıkta, askeri alanda vs. hep beden üzerine hesaplar yapılmakta, beden muhatap alınmaktadır…
Sporun gelişimi, bedenin şekillenmesi ve görsel bir öğe olarak halkın gözlem ve teşhirine açılması bedeni daha fazla sergi malzemesi haline getirmiştir. Bu sergi malzemesi öncelikle fotoğraf olarak fotoğrafın kendisinde ve gazetelerde yer bulmuştur. Bu yüzden kadın bedenini şekillendirmek adına spor yapmakta, hatta vücut geliştirme yoluyla ‘erkek’ kadar kaslı bir yapıyı içselleştirmekte olduğunu söylemek yanlış olmaz. Reklamlarda kullanılan cinsel söylemlerle, kadın bedeni seyirlik bir obje olarak sunulmakta, kitle iletişim araçlarının özellikle kadına ilişkin kamu politikalarının oluşturulmasında önemli etkilerinden birisi bu noktada karşımıza çıkmaktadır…
Gerek erkekler gerek kadınlar hedef alınarak hazırlanan görsellerde kapitalizmin etkilerini görmek mümkündür. Pazarlanmak istenen imaj, bu imaja ulaşmak için insanların ihtiyaç listelerini değiştirmektedir. İnsanlar yeni ürünlerle tanışarak maddi tüketimlerini artırmakta ve bu şekilde kapitalist kültürü dünya üzerinde geliştirmektedir. Modern kadın imgesi ile spor arasında kurulan ilişki, modern değerlerin kadın bedeninde maddilik kazanmasıyla kurgulanır. Her türlü güç öğesinin içine yerleştirilmiş cinsel çekicilik fotoğraflarda yer almaktadır… Diğer yandan da kadın bedeni üzerinden gerçekleşen ürün tüketimi körüklenmektedir… Modern kadın imgesi ile spor arasında kurulan ilişki, modern değerlerin kadın bedeninde maddilik kazanmasıyla kurgulanır. Bu maddilik fiziksel unsurları kapsadığı kadar parasal boyutu olan maddi unsurları da kapsamaktadır…”
Kadının ‘kapitalizme’ malzeme edilişi, milli ve manevi değerlerin ‘kadın’ üzerinden yıkımını, ‘bilimsel’ kaynaklar gözler önüne sermekte. Yanlışın karşısında ‘sessiz’ kalınmaması temennisi, tahribat boyutuna ‘dur’ denilmesi duasıyla, cuma günümüz bereketli olsun inşallah…