Davutoğlu kendisiyle baş başa kaldığında
MERAK ediyorum. Başbakan Ahmet Davutoğlu, geceleri yatağa yatıp uyumaya geçmeden önce... Yani kendisiyle baş başa kaldığında... *Mesela şöyle diyor mudur: "Acaba ben yeterli değil miyim de Cumhurbaşkanı kendini...
MERAK ediyorum. Başbakan Ahmet Davutoğlu, geceleri yatağa yatıp uyumaya geçmeden önce... Yani kendisiyle baş başa kaldığında...
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Acaba ben yeterli değil miyim de Cumhurbaşkanı kendini miting meydanlarına atıyor? Bu iş benim işim değil mi? Neden bu işi bana bırakmıyor?"
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Demirtaş'a vuruyorum, Kılıçdaroğlu'na vuruyorum, Bahçeli'ye vuruyorum. Benim vuruşlarım tenekeden tayyare mi ki Cumhurbaşkanı 'öyle vurulmaz, böyle vurulur' der gibi aynı isimlere vurdukça vuruyor?"
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Düşman tükendi ama buna rağmen iki ayrı koldan devlet imkânlı, uçaklı, helikopterli, askerli, polisli, valili vuruşlar yapıyoruz... Bu durum karşımızdakileri mağdur durumuna düşürmez mi?"
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Keşke bağlama çalmayı öğrenseydim, keşke katıldığım bir televizyon programında on sekiz dilde ayrı türküyü havalandırsaydım, keşke sesim güzel olsaydı".
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Ben de bağırıyorum, ben de haykırıyorum, ben de destansı çıkışlar yapıyorum ama O'nun kadar etkili olamıyorum. Neden? Neden Allah'ım neden?"
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Üç gün içinde aynı ilde hem ben, hem Cumhurbaşkanı miting yapınca ahalinin yorulması kaçınılmaz oluyor... Bizim mitingler bu yüzden cılız geçiyor. Bari illeri paylaşsaydık".
*
Mesela şöyle diyor mudur: "Keşke Cumhurbaşkanımız ettiği yemine sadık kalsa ve tarafsız olsaydı da böyle fiili bir eşbaşkanlık durumu olmasaydı".