Godfather aşkına gittim Nobu’ya
Meğer onun bizdeki adı “allı turna” imiş.
Nobu isimli bir Japon varmış. Aşçılıktan anlarmış.
- İNTİHARIN EŞİĞİNDE: Nobu isimli bir Japon varmış. Aşçılıktan anlarmış. Bu Nobu, Peru’da perişan vaziyette takılıyormuş. Peru’nun arka mahallelerinde külüstür bir lokantada memleketi Japonya’nın yemeklerini yapıyormuş. Öyle memnuniyetsizmiş ki hayatından, neredeyse intihar edecekmiş.
- MARTIN AMCA: Masal bu ya... Tam bu sıralarda Peru’da gezintiye çıkan yönetmen Martin Amca’nın yolu, Nobu’nun yemek yaptığı bu külüstür lokantadan geçmiş. Bayılmış suşilere, saşimilere falan Martin Amca. “Gel” demiş, “Seni Hollywood’a götüreyim”. Nobu’nun gözleri parlamış.
*
- ROBERT’IN TEKLİFİ: Martin Amca, Hollywood’da Robert De Niro Abimizle tanıştırmış Nobu’yu. Robert De Niro Abi de bayılmış Nobu’nun yemeklerine. “Gel birader, ortak mekân açalım seninle. Para benden, emek senden” diye teklifte bulunmuş. Tabii Nobu, dünden razı. Açmışlar mekânı. Acayip tutmuş mekân. Nobu, aynı bizim Nusret gibi olmuş. Önce New York’a...