Teftiş
Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan (28 Aralık 2021) yazısında İBB'ye yönelik yapılan teftiş çalışmalarıyla birlikte Soylu ile İmamoğlu arasındaki gerginliği yazdı !
“Teftişle gündemi değiştirmek istiyorlar” diyor bazıları. İyi de gündem, zaten baştakilerden yanaydı. Niye değiştirmek istesinler ki? Hiçbir şey anlamıyorum ben şu gündemi değiştirmek geyiğinden.
- Teftiş olayı ortaya çıkar çıkmaz öyle bir tepki oluştu ki. Çok büyük bir zulüm var sandım. Sonuçta yapılan iş belli: Teftiş... Yani denetim. Teftişe, denetime “büyük zulüm” muamelesi çekmek, eskiden yoktu, yeni çıktı.
*
- “Adli sicil kaydı” diye bir şey var mı? Var. Belediye şirketlerine eleman alınırken buna bakılmış mı? Bakılmış. Durum buyken teftişe gerek duymak da neyin nesidir? Bunun basit bir açıklaması olmalı ve o açıklama yapılmalı.
- Bir haftadır gür bir seda çıkaramayan CHP yanlısı kesimler ve bilumum muhalefet, bu teftiş olayının ardından öyle bir haykırmaya başladılar ki... Şöyle dedim: “Kendilerine geldiler valla.”
*
- Bu tür olaylar nedeniyle konu İmamoğlu’nun hizmet kalitesine gelmiyor bir türlü. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Bu olayı siyasi kaldıraç olarak kullanıyorlar” demesine bakılırsa... Süleyman Soylu da olayın farkında.
*
- Bu tür teftiş hadiselerinin ardından Ekrem İmamoğlu’na süper bir enerji, muazzam bir heyecan gelmiyor mu? Hiçbir belediye töreninde görmediğimiz türden bir enerji, hiçbir belediye çalışmasında görmediğimiz türden bir heyecan...
*
- CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu içinden, “Tam İmamoğlu’nu pasifize etmiştim, bu teftişle yeniden aktive oldu. Hay Allah” demiş midir acaba?