Ahlaksızlık mı arıyorsunuz?
Önce şu hiç gündemde olmayan “yeni hükümet seçeneği”ne bakalım, işin “ahlaksızlık” boyutunu sonra konuşuruz. Şöyle olacakmış: Türkiye, Suriye’ye...
Önce şu hiç gündemde olmayan “yeni hükümet seçeneği”ne bakalım, işin “ahlaksızlık” boyutunu sonra konuşuruz.
Şöyle olacakmış:
Türkiye, Suriye’ye savaş açacakmış.
Öyle ya, sınırlarımızda acayip bir hareketlilik var.
Bu hareketlilik, bayram sonrasında daha da artabilir ve Türkiye müdahale edebilirmiş. (Yazar böyle söylüyor: “Türkiye sınırlarımızdaki askeri hareketliliğe dayanamaz, müdahale eder.” Herhalde Türkiye’yi, nerede askeri bir hareketlilik görse, üzerine balıklama atlayan fırsatçı bir ülke sanıyor. Bu arkadaşa şunu sormak lazım: Süleyman Şah türbesine yönelik IŞİD tacizleri özlenen fırsatları çıkarmıştı Türkiye’nin karşısına. Hem de bedava... “Savaş” diye inleyen devletlu niçin bu şansı, yani ayağına kadar gelmiş savaş fırsatını kullanmadı?)
Sınırlarımızdaki askeri hareketlilik (ve tabii belirsizlik) ekonomiyi de etkileyebilirmiş. Toplumsal barışa yönelik endişeler artarmış. (Buradaki ifade bozukluğu ve meram kıtlığı, yazarın marifetidir.)
Sonra ne mi olurmuş?
Partilerinin koalisyona girmemesine kızan bir grup milletvekili istifa edermiş... Tabii onların “senaryo”ya göre CHP’li ve MHP’li olmaları gerekiyormuş... (Bozuk ifadeli yazar, bayrama kadar bir hükümetin kurulamayacağını varsayıyor. Demek ki “senaristler” böyle ayarladı.)
Peki, partilerine kızıp istifa eden (CHP’li ve MHP’li) milletvekilleri ne yaparmış?
Memleketin âli menfaati (!) için bir araya gelirlermiş... Grup oluştururlarmış... AKP de o grupla koalisyon kurarmış... Bu koalisyon iki yıllık da olabilirmiş, süreklilik de arz edebilirmiş... Yani 2019’a kadar...