Bu da şerefli Cengiz!
Eskiden okurdum. Ciddiye de alırdım. Yakınlık kurmadan önce de okur, ciddiye alırdım... Bir dönem aynı gazetede çalıştık. Ahbap olduk, filan... Bir dönem de siyaset arkadaşlığı yaptık. Saygın bir...
Eskiden okurdum. Ciddiye de alırdım. Yakınlık kurmadan önce de okur, ciddiye alırdım...
Bir dönem aynı gazetede çalıştık. Ahbap olduk, filan...
Bir dönem de siyaset arkadaşlığı yaptık.
Saygın bir adamdı... Saygınlığını bilgisine, birikimine, gayretine, dış politika konusundaki vukufiyetine ve elbette analiz yeteneğine borçluydu. Öyle bilirdik. Ben öyle bilirdim en azından.
Şimdi dudaklarda buruk bir gülümseme bırakıyor...
Şuursuz saldırganlığı, karşılıksız öfkesi ve “Bir zamanlar nezahet, nezaket, zarafet diye bir şey vardı” dedirten çıkışlarıyla acıma hissi uyandırıyor.
Bu kadar düşürdü kendisini...
Eskiden (şuurunu kaybetmeden önce yani), doğru dürüst yazılar yazardı. Bilgilendirmeye çalışırdı. Bilgilendirirdi. Düşüncelerine katılmasanız da, okur, istifade ederdiniz.
Şimdi küfrediyor...
Sadece küfrediyor...