Hocasının gazetesi
Hiç kusura bakılmasın... MİT TIR’larına yapılan baskın, devletin güvenliğine yöneltilmiş ağır bir saldırıdır ve suçtur. Daha da ötesini söyleyeyim, bir “casusluk...
Hiç kusura bakılmasın... MİT TIR’larına yapılan baskın, devletin güvenliğine yöneltilmiş ağır bir saldırıdır ve suçtur.
Daha da ötesini söyleyeyim, bir “casusluk suçu”dur bu.
Mahut saldırı, paralel örgütle mücadele çerçevesinde soruşturuluyor ve kuvvetle muhtemel bir yargılamaya konu edilecek ama asıl mesele “daha da ötesi” dediğim şey...
Daha da ötesinde, casusluk faaliyeti vardır ve girişim sahipleri suçüstü yakalanmışlardır.
Bir yabancı (düşman) istihbarat ajanı hangi muameleye tabi tutuluyorsa, bu baskına karar veren“odak”la, bu baskını gerçekleştiren güvenlik ve yargı elemanları da o muameleye tabi tutulmalıdır.
İstihbarat örgütü, adı üstünde, “istihbari” faaliyette bulunur.
İcabında operasyon yapar.
İcabında “casusluğa karşı koymak” için, hedef olarak seçilmiş birimlere ajanlarını yerleştirir. (KCK örgütü içine yerleştirilmiş haberciler, paralel savcılar eliyle deşifre edildi. Bu suçu da işlediler.)
İcabında, bir yerden bir yere sevkıyat yapar...
Bütün bu faaliyetler gizlidir ve bir kanuna istinat eder. Bu gizliliği “faş” etmek ve (“yargı denetimi”kılıfıyla) devletin operasyonel gücünü zaafa uğratmak suçtur. İstihbarat örgütünün faaliyetlerini denetleme görevi, sadece Başbakanlığa ve Milli Güvenlik Kurulu’na aittir.
Hiçbir devlet, milli güvenliğine yöneltilmiş bu nevi operasyonlara izin vermez.
Benzeri hareketi CIA örgütüne yapamazsınız...