Sen koskoca Eş Başkan’a sivrisinek mi diyorsun?
HDP’ye yönelik operasyona itiraz edenlerin sarf ettiği ilk cümle şu: “Seçimle gelen, seçimle gitmelidir...” Doğrudur. Seçimle gelen, her zaman seçimle gitmelidir. Fakat, bunun mahut operasyonla bir alakası...
HDP’ye yönelik operasyona itiraz edenlerin sarf ettiği ilk cümle şu:
“Seçimle gelen, seçimle gitmelidir...”
Doğrudur.
Seçimle gelen, her zaman seçimle gitmelidir.
Fakat, bunun mahut operasyonla bir alakası yok.
Kimse bir yere gitmiyor.
HDP’lilerin milletvekilliği ellerinden alınmış değil. Yeniden seçilmelerine engel teşkil edecek bir tedbir de uygulanmış değil. Parlamento üyelikleri (ve buradan doğan özlük hakları) devam ediyor. Kimse de onları bir yere “götürmeye” çalışmıyor.
İfade verecekler...
İsnat edilen cürümlerle bir alakaları bulunmadığını kanıtlayacaklar.
Bunu kendileri istemişti çünkü.
Meydan okuyorlardı, “Dokunulmazlığımızı kaldırın... Hatta ilk imzayı biz verelim. Sizden korkumuz yok. Alnımız ak!” diyorlardı.
Dokunulmazlılar meselesi gündeme gelince yan çizdiler. Bir diğer ifadeyle, hesap vermekten kaçındılar. Ama “Bizi dokunulmazlıkla korkutamazsınız” diye yüksek perdeden ünledikleri ve kapıyı araladıkları için, parlamentoda grubu bulunan partilere cesaret verdiler ve dokunulmazlıklarını kendi elleriyle kaldırmış oldular.
Madem TBMM’nin “ortak kararıyla” dokunulmazlıkları kaldırılmıştı ve suçlandıkları dosyalardan aklanma fırsatı doğmuştu, savcılığın çağrısına uyup, gidip adabı dairesinde ifade vermeleri gerekiyordu.
Bunu yapmadılar...