Hayvanlar...
Hayvanlar âlemini seyretmeyen kalmış mıdır?Herhâlde insanlar en çok avlanma sahnelerine takılıyordur.Nehri geçerken timsaha av olanlar.. Toplu hâlde su içerken içlerinden birilerinin çıta ya da aslana yem...
Hayvanlar âlemini seyretmeyen kalmış mıdır?
Herhâlde insanlar en çok avlanma sahnelerine takılıyordur.
Nehri geçerken timsaha av olanlar.. Toplu hâlde su içerken içlerinden birilerinin çıta ya da aslana yem olması.. Kalan parçaya sırtlanların ortak olması.. Onlardan kalana akbabaların saldırması.. Onlardan kalana karıncaların dalması..
Birinin avladığını öbürünün alıp götürmesi..
Yüzlerce çeşit hayvan.. av saatleri, yeme alışkanlıkları, her şeyleri farklı.
Öyle ya da böyle bir düzen kurulmuş, gidiyor.
Belgesel seyreden çok kimsenin aklına takılmıştır. Şu ceylanları koruma altına alsalar ne olur, diye..
O işle uğraşanların da aklına takılmış olacak ki, bir bölgede koruma altına almışlar. Çevrelerini, tel örgü ile çevirmişler. Sayıları artmış, artmış, artmış, sonra bir salgın hastalık.. Sonra hepsi gitmiş.
Doğal dengeye müdahale işi bozuyor.
Ben hep insanlar arasında da bir doğal denge olduğuna inanmışımdır.
Hani biz kendimizi hayvanlardan ayırırken bizim aklımız var, onların yok diye söze başlarız ya.. Hayvanlar bizi anlayıp söz dinleyecek hâlde olsalar.. Onları da organize edebilsek.. Gruplara kümelere ayırsak.. Onlar için acaba nasıl bir düzen öngörürüz.
Ben böyle bir hayal kurdum ve çıkış yolu bulamadım. O doğal ortamı, birkaç senede yaşanılamaz hâle getiririz.
Hayvanlara da hayrımız olmaz.
Bana kalırsa kendimize de olmuyor ama kabullenmek zor.