2 saat içinde...
Dün genel yayın müdürümüz Nuh Albayrak hikayeyi yazdı. Daha önce ben de dinlemiştim bu hikayeyi. Hikayenin beni en çok şaşırtan kısmı, iki saatlik süreye sığan ve Emniyet İstihbarat Daire...
Dün genel yayın müdürümüz Nuh Albayrak hikayeyi yazdı. Daha önce ben de dinlemiştim bu hikayeyi.
Hikayenin beni en çok şaşırtan kısmı, iki saatlik süreye sığan ve Emniyet İstihbarat Daire Başkanı’nın rol aldığı boyutu idi.
Hani Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Camianın önde gelen isimlerinden olup ayrılan ya da ihraç edilen Kemalettin Özdemir’le görüşüyor. Aralarında Özdemir’in Suudi Arabistan Din Hizmetleri Müşavirliğine getirilmesi meselesi konuşuluyor. Ve kronometre işlemeye başlıyor.
Tam iki saat sonra (bana söylendiğine göre Cemaatin Diyanet İmamı, yani özel anlamda büyük harfle İMAM) Mustafa Özcan arıyor:
- Sizinle görüşmem lazım. Büyüğümüzden mesaj var.
- Buyur gel, görüşelim.
Geliyor ve söze başlıyor:
- Kemalettin Özdemir’le ilgili bir tasarrufunuz olacakmış, Büyüğümüz zinhar onu yapmamanızı istedi.
Sonraki bölümlerini Nuh Bey yazdı. Ertesi gün Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek’in aramasını, Akyürek’in yardımcısının dizüstü bilgisayarla gelip, Görmez Hoca’ya Kemalettin Özdemir’le ilgili olduğunu iddia ettikleri görüntüler seyrettirmek istemelerini, Görmez Hoca’nın buna asla izin vermeyeceğini bildirmesini, Kemalettin Özdemir’le ilgili iddiaların gerçek olduğuna asla inanmadığını söylemesini vs.