Seçimler ve kan tutulması
Bulunduğum her ortamda karşılaştığım ilk soru şu: - Seçim sonuçları ne olur, şimdi anketler nasıl gidiyor? Aslında merak edilen ise şu: - Ak Parti’nin oyları artıyor mu, tek başına...
Bulunduğum her ortamda karşılaştığım ilk soru şu: - Seçim sonuçları ne olur, şimdi anketler nasıl gidiyor?
Aslında merak edilen ise şu:
- Ak Parti’nin oyları artıyor mu, tek başına iktidar olacak kadar milletvekili çıkarabilecek mi, bu oylar nereden gelecek, MHP’den mi, HDP’den mi?
Bununla bağlantılı bir soru da şöyle:
- HDP’ye giden dindar Kürtler’in oyu geri dönecek mi?
Bir başka soru da MHP ile ilgili:
- Bahçeli’nin genel kamuoyunda garipsenen tavrı MHP’ye oy veren kitlede de garipseniyor mu, bu MHP’de dramatik bir düşüşe sebep olabilir mi?
“Ak Parti tek başına iktidar olabilir mi?” sorusu bu partinin dostlarının ve düşmanlarının müştereken sorduğu bir soru. Hatta, denebilir ki, düşmanlarının çok daha büyük merakla sorduğu bir soru. Çünkü böyle bir şeyin gerçekleşmesini asla istemiyor, ama böyle bir şeyin gerçekleşme ihtimalinin kuvvetli olduğunu da düşünmekten kendini alıkoyamıyor.
Nazlı Ilıcak, “1 Kasım’da bizi neler bekliyor?” başlıklı Bugün gazetesindeki yazısını şöyle bitiriyor:
“Çok ufak bir ihtimal olmakla birlikte AK Parti, 276 milletvekilliğiyle salt çoğunluğu yakalarsa, zulüm ve adaletsizlik devam edecek ve hepimiz duvara toslayacağız. Herkes, keyfiliğe dayanan böyle bir sistemin sonsuza kadar devam edemeyeceğini bilsin. Artık iç savaş mı çıkar? Asker müdahale mi eder? Kestiremiyorum... Ve bundan dolayı çok korkuyorum.”
İç savaş mı, askeri darbe mi?