Şöyle olsaydı...
Bu, FETÖ davaları için bir teklif. Bir hukukçudan. Hukuku iyi bilen ve çözüm arayışlarına kafa yoran bir siyasetçi. İsim vermeyeceğim.
Bir darbe yaşadık. Bir paralel devlet yapılanması ve onun fesadı ile karşı karşıya kaldık. Fesadın içinde bizzat rol alanlar var, bir de iltisaklı alanlar…
Davalar terör kapsamında açılıyor.
Hep diyoruz, alan dini zeminde gerçekleşen bir yapılanma alanı.
Türkiye’de din ilgisi her zaman özel duyarlılıklar oluşturmuş, insanlar bağlanmışlar, çağrının etkisi ölçüsünde aidiyet oluşmuş ve kendilerinden bir şeyler vermişlerdir. Para, fiili hizmet, çocuklarının katkısı vs…
Buna bir de devletin dini alana yönelik kısıtlamaları eklendiğinde, din ile alaka, bir tür dayanışmayı kaçınılmaz hale getirmiştir.
İşte bütün bu olgular içinde, pek çok yapı oluşmuştur.
Fethullah Gülen Cemaati diye başlayan, sonra kendilerini “Camia” diye niteleyen sonra sonra başka dönüşümler geçiren, uluslararası boyutlarda genişleyen, bu sebeple küresel odaklarla temasa geçen ve nihayet Ak Parti iktidarı döneminde özellikle Yargı – Emniyet - Asker alanında etkinlik kazanan, eğitim yatırımları ile oldukça geniş bir gençlik alanını etkileyen ve nihayet tüm bu birikimi önce “Paralel devlet eylemi” halinde, ardından darbe girişimi çılgınlığı ile devreye sokmaya kalkışan bir yapı: Devlet tanımlamasıyla FETÖ… Açılımı: Fethullahçı Terör Örgütü.