Terörle mücadelede hassasiyetler
Ruz-i mahşer” yazım epeyce yankı uyandırdı; medyada, devlette, kitlelerde… “Ruz-i mahşerden sonra…”yı yazdım. Yazılacak pek çok başlık daha var. Bugün temel bir konuyu değerlendirmek istiyorum: Terörle mücadele hassasiyetleri…
Türkiye, teröre hedef olan bir ülke. On yıllar terörle mücadele içinde geçiyor ve on binlerce insan bu süreç içinde hayatını kaybediyor.
Terörle mücadelenin zorluğu asimetrik nitelik taşıması. Cephe yok, terörist için hukuk yok, her an her yerde ve kural tanımaksızın saldırı halinde bir yapı…
En çetin boyutu da, teröristin halk ile karışma ihtimalinden kaynaklanıyor.
Sol jargonda “Gerilla halk içinde sudaki balık gibi olmalıdır” yaklaşımı vardır.
Vietnam’da gerillalar, Marksist ideolojik yapılarına rağmen, Budist mabedlerinde ilahi okumuş, zaman içinde de ilahilerin ihtilalci nitelik kazanmasını temin etmişlerdi.
Bizde terör en yaygın boyutunu PKK ile devreye soktu. PKK terör eylemlerini “Kürtlerin mücadelesi” üzerine inşa etmeyi hedefledi. Elemanlarını Kürt çocuklarından oluşturdu, Kürtlerin yaşadığı coğrafyayı “İkmal üssü” olarak kullandı.