Bir kaset şantajı eksikti
Karar Gazetesi Yazarı Akif Beki'nin bugünkü (02.11.2022)''Bir kaset şantajı eksikti'' başlıklı yazısı.
Sürekli yenilenen Varlık Barışı düzenlemesi, en son Mart 2023'e uzatılmıştı.
İçeride, dışarıda kayıt dışı veya başkasının üstünde görünen paranla tapunu, üstüne geçirme imkanı veriyor. Nereden bulduğun sorulmuyor, avantajlar sağlanıyor, vergiye tabi değil.
Bol teşvikli, ödüllü, kolaylıklarla dolu bir davet bu.
Kılıçdaroğlu da ilk kez üstüne gitmedi.
En son 2 yıl oluyor, şöyle çıkışmıştı:
"Fuhuştan, organ ticaretinden, uyuşturucudan para kazan, dışardan Türkiye’ye getir, sıfır vergi! Fabrikada alın teri dök, asgari ücret al, vergiye tabi!"
Aynı şeyi, yeni bir video ile şimdi yine gündeme getirdi.
Özetle diyor ki; bu düzenleme, kara parasını aklayacak suçluları ülkemize çekerek, Türkiye'yi suç cenneti haline getiriyor. Baronlar, çeteler artık AVM'ler ve sokaklarda çatışmaya giriyorlar. Uyuşturucu, salgından hızlı yayılıyor; en zehirlisi, mahalle aralarına kadar indi; çocuklarımız tehlikede...
Kılıçdaroğlu; iktidarı, kara parası için uyuşturucu ticaretine göz yummakla suçluyor. Cari açığı kapatacak dövizi çekmek uğruna...
İçişleri Bakanı Soylu durur mu, bir araba dolusu laf yetiştirdi.
Açıkladığı terörist başka yerde çıkan Kılıçdaroğlu'ymuş gibi Mersin'deki yalancılığından girdi, fi tarihinde dişçinin telefonundan FETÖ'yle görüştüğü iddiasına atladı, belediyeleri teröristlerle doldurduğu şeklindeki malum karalamasından çıktı.
Bastırmak için epey bir yavuzlandı Soylu, Kılıçdaroğlu'nun yalan ve iftiralarıyla baş edememekten yakındı. Yabancı istihbarat servislerinin oyunlarına alet olmakla bile itham etti.
Bir "ezanları susturamayacak, bayrakları indiremeyecek, diz çöktüremeyeceksiniz" demediği kaldı. Kılıçdaroğlu'nun asıl derdinin, "Türkiye Yüzyılı"yla olduğuna kadar. Soylu, her şeyi söyledi ama asıl konu olan varlık barışından hiç bahsetmedi.
Konuyu saptırarak yediği naneleri örtbas etmeye çalışan, Kılıçdaroğlu'ymuş.
Blöf mü, şantaj mı, ne kokuyor derseniz; bir de tehdit savurdu.
Kılıçdaroğlu, Altılı Masa bildirgesini güya bir büyükelçiye düzelttirmiş de... Ya onun ses kaydı çıkar ve bir vatansever tarafından mahkemeye gönderilirseymiş...
Öyle bir kaset olsa bugüne beklerdi sanki.
Bilmeseniz, dezenformasyon yasasını ABD elçiliğiyle görüşerek hazırladığını itiraf eden de CHP'ydi sanabilirsiniz.
Fakat bu da yeni değil. Soylu klasiklerinin 'best of' seçkisi sayabilirsiniz.