Çocukluğumun camisindeki incelikten bugünkü kabalıklara
Geçen cumartesi kültürel aylaklık için Kayseri'deydim, çocukluğumun geçtiği yerleri dolaştım.Eski Kayseri değil tabii, yıllar içinde çok değişti. Bisikletlerin, mobiletlerin, üç tekerli...
Geçen cumartesi kültürel aylaklık için Kayseri'deydim, çocukluğumun geçtiği yerleri dolaştım.
Eski Kayseri değil tabii, yıllar içinde çok değişti. Bisikletlerin, mobiletlerin, üç tekerli triportörlerin şehri olmaktan çıktı. İçinden tramvay dahi geçiyor. Bir Doğu Avrupa şehri havasında.
Sosyolojisi de değişimden payını almış. Kafeleri, restoranları, otelleriyle daha renkli, canlı bir sosyal hayata kavuşmuş.
Karlı havada bile Sivas Bulvarı cıvıl cıvıldı. Cumhuriyet Meydanı'ndaki çiçekçiler önünde gençler, 14 Şubat sevgililer günü kuyruğuna girmişti. Gece için şehrin birkaç iyi mekânında yer bulunmuyordu, önden kapatılmıştı hepsi. Şık giyinmiş çiftlerin tören geçidi gibiydi.
Çocukluğumun eve kapanık Kayseri'sine kıyasla büyük bir açılım bu. Dışarıda yeme alışkanlığı mı, kaç lokantası vardı? Şimdi ailece yemeğe çıkılıyor, gece açık çorbacılarla dolu.
Erciyes'te kayağa gelen yerli, yabancı turistlerle karşılaşıyorsunuz. Bekliyordum ama bu kadarını değil.