Erdoğan’ın yargıdan beklediği bu muydu?
Karar Gazetesi Yazarı Akif Beki’nin bugünkü (27.04.2022)''Erdoğan’ın yargıdan beklediği bu muydu?’’ başlıklı yazısı.
Yok böyle keyfi, karakuşi karar!..
Kavala ve Gezi kararıyla neye uğradığını şaşıranların cevap aradığı soru: Bu hukuksuzluk niye yapılır?
Kavala’nın yargı macerası, yılan hikayesine döndü.
Tınmaz melaikeler, kendilerine dokunmadıkça bin yıl yaşamasına ses etmese de evet, bu bir yılan hikayesi.
Ve ucu, kendilerine dokunmadığını sananlara da haydi haydi dokunuyor.
İnanmıyorlarsa Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kulak versinler.
Kavala ve Gezi kararının çıktığı saatlerde yüksek yargı, Cumhurbaşkanlığındaki iftar sofrasındaydı.
Erdoğan, yüksek yargıya dedi ki; hukuk ve adaletin olmadığı yerde ne refah olur ne de toplumsal barış!
Hukuksuzluğun, dokunmadığı hayatları da yoksullaştırdığını, kötüleştirdiğini daha nasıl anlatsın!
Erdoğan, AK Parti’nin hukukta yaptığı reformlara da iki örnek verdi.
Biri, kararları beğenilmediğinde tanınmayan ve iktidarı bağlamayan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkıydı.
Diğeriyse iktidar ve medyasının, kimi isterlerse kesin suçlu ilan etmelerini önleyemeyen lekelenmeme hakkı.
Erdoğan, iki hakkı da getirmiş ve güçlendirmiş olmakla iftihar ediyordu.
İftar konuşması, “AK Parti’nin yönetim anlayışı”nı ortaya koyan şu mesajlarla doluydu:
“Adalet mülkün temelidir, insanı yaşat ki devlet yaşasın...”
“Adalet, tüm insanlığın ortak arayışı, talebi ve değeridir.”
“Devlet ve toplum hayatında her şeyin başı adalettir.”