Hani protestoya izin verilmiyordu!

Karar Gazetesi Yazarı Akif Beki’nin bugünkü (19.01.2022)’’ Hani protestoya izin verilmiyordu!’’ başlıklı yazısı.

Eskişehir Halkevi’nin, kendi duvarına astığı “Geçinemiyoruz, zamlar geri alınsın” pankartı, bir saat içinde apar topar kaldırıldı. Valilik kararıyla.

Tebligatta şu gerekçe yazıyordu:

“Halkta kin ve düşmanlık duyguları uyandırabileceğinden, farklı görüşten grupları karşı karşıya getirebileceğinden...”

Pankart tekrar asılınca, “izinsiz”likten 18 bin lira para cezası kesildi.

Daha önce öğrencilerin “Barınamıyoruz” eylemleri de valiliklerce yasaklanmıştı.

Kamu barış ve huzurunu bozacağı gerekçesiyle izin verilmeyeceği, “izinsiz” yürüyüş ve gösterilerin de uygun görülmediği bildirilmişti.

Geçinememeyi, barınamamayı protesto etmek izne tabi, o da verilmiyor.

Ama muhalefet liderlerini, iktidardan yana protesto etmek serbest. O demokratik hak, halkın ve hakikatin sesi, vatandaşın haklı tepkisi.

İktidar yöneticilerine, eve ekmek götürememekten, aç yatmaktan şikayet etmekse hemen ağzını toplayıp dilini düzeltmeyi gerektirir. Sahibi, şikayetini geri çekti, çekti; tepkisini düzeltti, düzeltti...

Geri çekmez, düzeltmezse halkın ve hakikatin sesi değil. Ya ne? Nankörlük, yalancılık, provokatörlük, fitnecilik, halkı kin ve düşmanlığa tahriktir, başka ne olabilir!

Son örneği, Adıyamanlı çiftçiyle AK Partili Mahir Ünal arasında yaşandı.

Ülkeyi yönetenlere memnuniyetsizlik, rahatsızlık iletmek hak kapsamına girmiyor.

Fakat muhalefetin yanı sıra iktidara ram olmayan kişileri de istediğiniz şekilde protesto edebilirsiniz, demokratik hakka dahil.

Söylemlerinden hoşlanmayıp tavırlarına siyaseten kızanlar, “Zaten 5 yıl önceki şarkısında da dine saldırıyor” suçlamasıyla Tarkan’ı, Sezen’i hedef gösterebilir.

Kendilerine Milli Beka Hareketi diyen bir grup, önceden duyurarak akşam saati Sezen’in evine yürüdü. Yandaki meydanda, “minik cahile haddini bildirmek amacıyla toplanıp” bildiri okudu.

Fakat kağıdı okuyan, daha cami cemaatinin her gün tekrarladığı en temel dini terimlere bile yabancı görünüyordu. Hz. Adem için “aleyhisselam” demeye dili dönmedi, metne bakıp “aleyhissellem” diye diye ümmet ve İslam adına Hz. Adem’e saygıyı savundu

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bahçeli ne söylüyor kim ne anlıyor? 16 Nisan 2025 | 1.951 Okunma 'Dini imanı paradır' dedikodularına kalmak 15 Nisan 2025 | 877 Okunma Niye diyecek şey bulamıyorum? 12 Nisan 2025 | 347 Okunma Demokratik siyaset alanı açılacak da kime? 11 Nisan 2025 | 348 Okunma Bu ekonomi bu hukuka dayanır mı? 10 Nisan 2025 | 493 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar 1 yorum
Close menu