Protesto biçimi olarak kahkaha
İmamoğlu, konuşmalarında Anadolu Ajansı’nın adı geçince yuhalayan kalabalıkları uyarıyor. Akıllarına yuhalamak geldiğinde kahkahayla gülmelerini öneriyor...
“Ben Anadolu Ajansı dedim mi atın kahkahayı kardeşim, atın” şeklinde haberlere konu oldu bu çağrı.
Hınzırlığına söylüyor diyeceksiniz. Velev ki öyle. Yine de yuhalamaktan yeğdir. Hem yuhalayan hem de yuhalanan açısından...
Yuhalama isteği geldiğinde insanların kahkahayı koyvermeleri tercih edilmez mi?
Kıyaslarsanız çok daha nazik, eğlenceli ve muzipçe bir tepki biçimi. Fakat hayır, buradaki ince alaycılığı daha kaba, yaralayıcı ve kırıcı bulanlar çıkıyor.
Ne gerekçeyle mi? Alay konusu yapmak, muhatap için daha aşağılayıcı ve rencide edici diye...
Aşırı hassasiyetten kaynaklanıyor elbette bu bakış açısı. Ama hatırlatmazlar mı o zaman; madem ki yuh çektirmek yerine muhataba güldürmek daha rahatsız edici. Dünyayı hepimize güldürmek çok daha zorumuza gitmeli, hassasiyetimize dokunmalı değil mi?
İmamoğlu’nun aynı kürsüden “Bizi daha fazla dünyaya rezil etmeyin” demesi, neden aynı ölçüde dikkat ve duyarlılık çekmiyor öyleyse?