Savaş karşıtının yabancısı makbul
Adın Noam Chomsky ise, ABD'li bir muhalifsen, ülkenin Irak savaşını haksız buluyorsan, kendi ordunun terörle mücadele yöntemlerini eleştiriyorsan, askeri çözümlere karşı çıkıyor ve protesto ediyorsan...
Adın Noam Chomsky ise, ABD'li bir muhalifsen, ülkenin Irak savaşını haksız buluyorsan, kendi ordunun terörle mücadele yöntemlerini eleştiriyorsan, askeri çözümlere karşı çıkıyor ve protesto ediyorsan, anti-militarist bir aktivistsen tam bizdensin, efsane muhalifsin. Senden ala düşünür, senin üstüne filozof, senden baba vicdan sahibi, senden kafa dengisi yok. Haza adamsın. Adın David Grossman ise, İsrailli bir yazarsan, kendi ordunun Filistin'de yaptıklarına karşıysan, sadaketle bağlı olduğun halde devletinin askeri politikalarına isyanını kağıda döküyorsan, Man Booker edebiyat ödülüne senden başka kim layık olabilir. Yahudi lobisinin parlattığı kayrılmış bir isim olmaktan çıkarsın, ananın ak sütü gibi helaldir sana her türlü övgü. Dik duruş da keskin kalem de en çok sana yakışır, baştan ayağa şahsiyet kesilerek abideleşirsin gözümüzde, üstüne tanımayız. Edebiyatçının hası, en idealinin timsali sensin. Adın Robert Fisk ise, İngiliz bir gazeteciysen, kendi milli kuvvetlerinin Ortadoğu'ya barış ve düzen getirme savaşlarını ikiyüzlü bulup yeriyorsan, askeri müdahalelerin istikrar değil ancak kan ve göz yaşı götürdüğünü yüze vuruyorsan, koalisyon güçlerinin Suriye yalanlarını bağıra çağıra afişe ediyorsan gözümüzsün, senden sevgilisi yok bize. Şu gazeteci aleminde kalem namusu sende, meslek ahlakı sende, insani erdem sende, haysiyet ve şeref en çok sende, yere göğe sığdıramayız seni. Cesur olduğun kadar dürüst de bir savaş muhabirisin.